1950'den 2023'e Türk Milletini Nankörlükle Suçlayanlar
1950 yılının 14 Mayıs'ında yapılan seçimlerden 73 yıl sonra 2023 yılının 14 Mayıs'ında yapılan seçimlerin neticesinde, 1950 yılında seçimleri kaybedince Türk Milletini Nankörlükle suçlayan İsmet İnönü'nün mantığıyla hareket ederek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a oy veren depremzedeleri yaptıkları yardımlar üzerinden nankörlükle suçlamasının esas nedeni merak edilmeye başlandı. Atatürkçülük maskesi altında İnönücülük yapan muhaliflerin, Türk Milletini Nankörlükle suçlamasının altında başka nedenlerin olduğu ortaya çıktı.
ERDOĞAN'A OY VEREN DEPREMZEDELERE HAKARET EDİLMESİ
14 Mayıs seçimleri neticesine göre; 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen 11 ilin sekizinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan birinci gelirken, üç ilde Kemal Kılıçdaroğlu birinci geldi. Cumhur İttifakının deprem bölgesinden yüksek oy alarak birinci olmasını hazmedemeyenler, sosyal medya hesaplarından ağır hakaret ve küfürler etmeye başladılar.
Depremden sonra gönderdikleri yardımları depremzedelerin başına kalkan muhalif kesimin anlı şanlı ünlü kişileri dahi, depremzedelere yardım amaçlı gönderdikleri para ve ihtiyaç malzemelerinden dolayı duydukları pişmanlığı dile getirdiler. Hatta depremzedelere yaptıkları yardımlara ilişkin ''Cumhurbaşkanı Erdoğan'a oy verenlere haram zehir zıkkkım olsun'' sözlerini sarfedenler bile oldu. Depremzedeleri misafir eden CHP'li bir Belediyenin, seçimlerden bir gün sonra depremzedeleri barındıkları otelden atmaya kalkışması ise manidar bir durumdu.
VATANDAŞI NANKÖRLÜKLE SUÇLAMA GELENEĞİNİ İSMET İNÖNÜ BAŞLATMIŞTI
Esasen, PKK'nın siyasi uzantısı HDP'nin destek verdiği CHP'nin başını çektiği Altılı Masanın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na oy verenlerden bir kısmının, deprem bölgesindeki vatandaşların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a oy vermesini NANKÖRLÜK ile suçlamasına şaşırmamak lazımdır. Tarih resmen tekerrür ediyor. 14 Mayıs 1950 tarihinde yapılan genel seçimlerde Demokrat Parti'ye karşı yenilip hezimete uğrayan dönemin CHP'li Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Demokrat Parti Genel Başkanı Adnan Menderes'e oy veren vatandaşları suçlayarak, NANKÖR MİLLET demişti. Ne tesadüfdür ki; 14 Mayıs 1950'de yapılan seçimi kaybedince Türk milletini nankörlükle suçlayan İsmet İnönü'nün 2023 yılındaki seçmen varisleri, yine 14 Mayıs tarihinde yapılan günümüzdeki seçimlerde kaybedince, depremzedelere yaptıkları yardımlar üzerinden Türk milletini nankörlükle suçladı.
ATATÜRKÇÜLÜK YERİNE İNÖNÜCÜLÜĞÜN HORTLAMASI
Gazi Mustafa Kemal Atatürk vefat ettiğinde daha naaşı bile toprağa girmeden kendisini Cumhurbaşkanı ilan eden İsmet İnönü, bu tavrıyla Milli mücadele yıllarındaki önderi olan sonrasında ise CHP'yi ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran Atatürk'e en büyük nankörlüğü yapmadı mı? Cumhurbaşkanı seçildikten sonra bastırdığı kırmızı Bin liranın üzerinden Atatürk'ün resmini kaldırıp kendi resmini koymakla Atatürk'e, yine aynı paranın üzerinden Bozkurt resmini kaldırarak Türk Milletine nankörlük etmedi mi?
İşte bugün, 14 Mayıs 1950'den 14 Mayıs 2023'e gelinen süreçte, kendisini sürekli olarak Atatürkçü ve Ulusalcı olarak takdim edenlerin önemli bir kısmının, aslında hiçbir zaman Atatürkçü olmadıkları ve Atatürkçülük maskesi altında İnönücülük yaptıkları bir kez daha ortaya çıktı. Yardım ettikleri depremzedeleri sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan'a oy vermesinden dolayı Nankörlükle suçlaması başka nasıl izah edilebilir ki?
ATATÜRK, MENDERES VE ERDOĞAN'A KARŞI MUHALEFETTEKİ ORTAK NOKTA
Bazı tarihçilerin ve Araştırmacı Hulki Cevizoğlu'nun, hastalanıp yatağa düşen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün zehirlenerek ve yanlış tedavi neticesinde öldürüldüğünü iddia etmesini hatırlayınız. Son döneminde Hatay'ı Türkiye'ye dahil eden Atatürk'ün ayağa kalktığında Misak-ı Milli sınırları içersinde olan Irak ve Suriye'deki Türk topraklarını Türkiye'ye dahil etme planını hatırlayınız. Atatürk'ün, 8 Temmuz 1937 tarihinde Türkiye, İran, Irak ve Afganistan'ın katılımıyla kurulan Sadabat Paktı ile Türk Dünyasını birleştirip güçlendirme hamlesi sonrasında 10 Kasım 1938 tarihinde zehirlenerek ölmesinde, Türklerin birlşmesini istemeyen küresel güçlerin parmağı olabilir mi? Atatürk'ün vefatı sonrasında iktidara gelen İsmet İnönü'nün, Türk Dünyasını birleştirip güçlendirecek olan Sadabat Paktı'nı iktidarında neden işlevsiz hale getirmesi bir tesadüf mü? Sadabat Paktı'nı Bağdat Paktı ile genişleterek yeniden canlandırmak isteyen dönemin Başbakanı adnan Menderes'in, 1958'de Irak'a yapılan darbe sonrasında Türkiye'de gerçekleştirilen 1960 darbesiyle İsmet İnönü'nün desteklediği CHP'li Cunta tarafından idam edilmesi bir tesadüf mü? MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin 1992 yılında dile getirdiği 21. Asrın Türk Asrı olması hedefini devlet politikası haline getiren ve Türk Devletleri Teşkilatı'nın kurulmasına öncülük eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iktidardan indirilmeye çalışılması bir tesadüf mü?
Amerikan destekli 15 Temmuz FETÖ hain darbe girişimiyle iktidardan indiremedikleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı; ABD Başkanı Joe Biden'in Türkiye'deki muhalefeti destekleyerek iktidarı değiştirme stratejisine uygun davranarak, tüm Türk ve Türkiye düşmanlarını topladığı Altılı Masadaki siyasetçilerle birlikte iktidardan indirmeye kalkan CHP zihniyeti değil mi? Bir asır önceki ABD Başkanı Thomas Woodrow Wilson'un Güneydoğu'daki toprakları Türkiye'den koparmak için açıkladığı Wilson İlkeleri, Altılı Masanın imzaladığı Mutabakat metni ve Türkiye'yi bölmek isteyen terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HDP'nin hazırladığı Tutum Belgesi'nin örtüşmesi bir tesadüf mü?
CHP'Yİ ELE GEÇİREN BASKIN GRUBUN ATATÜRKÇÜLÜĞÜ BIRAKIP İNÖNÜCÜLÜK YAPMASININ NEDENİ
Tüm bu gelişmeler ışığında değerlendirme yapıldığında ortaya bir gerçek çıkıyor. 1950 yılının 14 Mayıs'ında yapılan seçimlerden 73 yıl sonra 2023 yılının 14 Mayıs'ında yapılan seçimlerin neticesinde, 1950 yılında seçimleri kaybedince Türk Milletini Nankörlükle suçlayan İsmet İnönü gibi seçimleri kaybedince depremzedelere yaptıkları yardımlar üzerinden Türk milletini nankörlükle suçlamasının altında başka nedenler yatıyor. Atatürk'ün 1938'de vefatından günümüze kadar Atatürkçülük taslayan CHP'nin içindeki baskın grubun; aslında hiçbir zaman Atatürkçü olmadığı ve Müslüman Türk Milletine zulümler yaşatan İsmet İnönü'nün yolundan giderek İNÖNÜCÜLÜK yaptığı ortaya çıkıyor.