Suriye rejim lideri Beşar Esed, ABD Başkanı Trump gibi yaptığı açıklamalarda fikir çatışması yaşıyor.
ABD Başkanı Trump, hergün iki üç kez sosyal medyadan paylaşımlar yaparak sabah dediğinin tam tersini akşam söyleyebiliyor. Suriye rejim lideri Beşar Esed da Trump'ın yolundan giderek sürekli fikir değiştiriyor. Hatta aynı beyanatının içinde farklı görüşleri savunuyor. Hem PKK/PYD ile anlaşmaya çalışıp hem de Türkiye'ile anlaşmaya çalışmanın açıklanabilirliği tartışılıyor.
Beşar Esed, Perşembe günü Suriye devlet televizyonuna verdiği röportajda, bir yandan, ülkesinin nihai hedefinin "ABD askerlerinin aniden çekildiği, Kürtlerin kontrolündeki bölgelerde devlet otoritesinin yeniden kurulması" olduğunu savunurken, öte yandan "sahada oluşan yeni gerçekliğe saygı duyulacağını" söyledi.
Sahada oluşan gerçeklik nedir? Suriye'de ABD,Rusya ve Türkiye'nin kontrol ettiği alanlar mevcuttur. Sahadaki gerçek buyken Esad, Türkiye'nin oluşturduğu güvenli bölge için "Ankara'nın aldığı toprakları da ennihayetinde Suriye ordusu geri alacak" diyor. Hem sahadaki gerçekliği kabul ediyor hem de toprakların hakimiyetine tekrar kavuşmaktan bahsediyor. Bu tezat değil mi?
Suriye devlet televizyonuna konuşan Beşar Esed, Suriye'deki iç savaş ve Türkiye ile ilişkilere ilişkin açıklamalarda bulunurken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in görüşmesiyle varılan uzlaşmaya değinenerek, "Anlaşmayla YPG'nin sınırdan 30 kilometre güneye çekilmesine karar verilmesinin de Şam'ın hedefine ulaşmasında yardımcı olduğunu" söyledi.
Esed, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme konusunda gelen soruya, "Ulusların çıkarları söz konusu olduğunda, kişisel duygularımızı bir kenara bırakmalıyız. Eğer bir araya gelmek sonuç verecekse, ulusların çıkarları için her şeyin yapılması gerektiğini söyleyebilirim." dedi.
ESED TÜRKİYE İLE DÜŞMAN OLMAK İSTEMİYORMUŞ
Türkiye için ise Esed, bugüne kadar kullandığı söylemin aksine "Komşu ülke olan Türkiye'den bir düşman yaratmak istemiyorum. Türkiye'nin bir düşmana dönüşmediğinden emin olmalıyız, burada Rusya ve İran gibi dostlarımıza rol düşüyor" dedi.
Soçi'deki Putin-Erdoğan görüşmesinin ardından varılan 10 maddelik mutabakat metninde, 1998'de Suriye ile Türkiye arasında imzalanan Adana Anlaşması'nın uygulanacağı ve bunun için Rusya'nın "kolaylaştırıcı rol oynayacağı" ifadeleri de yer alıyordu. Putin'in ilk kez Ocak ayında bu protokolü gündeme getirmesinin amacının Türkiye ile Suriye arasında diyalogun başlatılması olduğu belirtiliyor.