MHP'li Bülbül'den Benzeşme Ayrışma Tartışmasına Cevap

HEDEP Milletvekillerinin, Türkiye'nin terörle mücadelesi kapsamında yapmış olduğu operasyonlarla İsrail'in yapmış olduğu işgal girişimini aynileştirme çabası göstermesi konusunda, bu hafta da açıklama yapan MHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, ABD'den destek alma, zulüm, katliam, terörizm ve işgalcilikte İsrail ile terör örgütü PKK-PYD/YPG'nin birbirine benzediğini hatırlatarak, Filistinliler ile İsrail-PKK-YPG'liler arasındaki farkın ise bombalar yağarken, Filistinlilerin Allah'tan diğerlerinin Amerika'dan yardım istemesi olduğunu söyledi. 

 

MHP'Lİ MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL'ÜN HEDEP'LİLER İLE TARTIŞMASI DEVAM ETTİ

 

Geçen hafta, İsrail'in Filistinlilere yönelik yaptığı katliamların konuşulduğu TBMM'de, Türkiye'nin terörle mücadelesi kapsamında yapmış olduğu operasyonlarla İsrail'in yapmış olduğu işgal girişimini ve saldırıları aynileştirme çabası gösteren terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HEDEP'in Milletvekillerine tokat gibi cevap veren MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, zulüm, katliam, terörizm ve işgalcilikte eğer bir benzeştirme yapılacaksa, yaptıkları arasında bir fark olmayan İsrail ile terör örgütü PKK-PYD/YPG'nin birbirine benzediğini söylemişti.

 

Bu hafta aynı tartışmanın devam etmesi üzerine cevap veren MHP'li Bülbül, ABD'nin desteğini alan İsrail'in işgal ettiği topraklardaki Filistinlileri göçe zorlamasıyla, ABD'nin desteğini alan terör örgütü PKK-YPG'nin işgal ettiği topraklardaki Suriyelileri göçe zorlaması arasında bir fark olmadığını belirterek, ''Filistin'de üzerine bombalar yağan masumlar bomba yağdığında 'Allah'ım bize yardım et.' diye ellerini açarken PKK-PYD/YPG'nin başına bombalar yağdığında 'Amerika bize yardım et.' diye feryatlar, figanlar yükselmektedir.'' sözleriyle, Filistinliler ile terör örgütü PKK-YPG'liler arasındaki farkı da ortaya koydu. Esasen, Hamas İsrail'i bombalarken ve sonrasında İsraillilerin Amerika'dan yardım istemesi, PKK-YPG'lilerle benzeşmesi açısından manidar bir durumdur.

 

MHP'Lİ MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL'ÜN TBMM'DE YAPTIĞI KONUŞMASININ TAMAMI

 

7 Ekimden itibaren Filistin ve özellikle Gazze'ye yönelik devam eden İsrail saldırılarında çocuk ve kadınlar ahil 10 bin yakın Filistinlinin öldürüldüğü, 20 binn fazla kişinin yaralandığı bildirilmiştir. Saldırılarında Hiroşima'ya atılan atom bombasının etkisinde 18 bin ton bomba kullanan İsrail hastane, okul, kilise, cami ayırt etmeden sivil yerleşim yerlerini hedef almış, dün son olarak bir mülteci kampını vurmuştur. İnsanlık suçu işleyen İsrail'in bu vahşetini şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz. İnanıyoruz ki yapmış olduğu bu zulümle İsrail abat olmayacak, bizzat akıbeti berbat olacaktır. Merhum şairimiz Abdurrahim Karakoç'un bir şiirinde ifade ettiği gibi "Vurulup ömrünün ilkbaharında/Kanından çiçekler açar yarında/Cümle şehitlerin omuzlarında/Bir sabah gelecek kardan ayrılık aydınlık" İsrail tüm dünyanın gözü önünde bir yandan soykırım yaparken diğer yandan bölgede etnik temizlik yapmakta ve orada yaşayan insanları zorunlu göçe tabi tutmaktadır.

 

İsrail'in "Bölgede sınırlar değişecek." şeklindeki küstah tehdidinin kökünde arzımevut anlayışının olduğu aşikârdır. Bu yönüyle değerlendirildiğinde İsrail'den PKK-PYD'ye uzanması istenen işgal koridoru Türk milletinin, Türk devletinin kararlığı ve gücü sayesinde akamete uğramış ve uğrayacaktır. Suriye'de daha öncesinde de aynı denemeler yapılmış fakat sonuçları muhatapları açısından çok acı olmuştur. Yine geçmişte terör örgütü DAEŞ'ın Suriye Dabık'ta uydurma teolojik tezleri üzerinden yürüttüğü politikaların kahraman Türk ordusunun zaferiyle nasıl çöktüğünü dünya alem görmüştür. Orta Doğu'da yeni bir göç dalgası başlatma, Gazze'deki nüfusu boşaltarak işgal alanını genişletme ve kalıcı hâle getirmek gibi yürütülen birtakım hamleleri görmekteyiz.

 

ABD Özel Kuvvetler Komutanı Orgeneral Raymond Thomas 2017'de ABD'nin önemli düşünce kuruluşlarından Aspen Enstitüsü'nde gerçekleştirilen toplantıda YPG'ye isim değiştirme tavsiyesinde bulunduklarını, bunun üzerine örgütün adının "Suriye Demokratik Güçleri" olarak değiştirildiğini itiraf etmişti. Harflerle oynayarak bir meşruiyet elde etme çabasında olan terör örgütü PKK-PYD/SDG geçtiğimiz günlerde Suriye'nin kuzeyinde sözde Rojava özerk cumhuriyeti kurduğunu açıklayarak ülkemizi hedef alan sözde bir harita yayınlamıştır. Terör örgütü PKK-YPG/SDG'nin sözde yayınladığı harita açıkça ayaklarımızın altındadır.

 

Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü PKK-YPG'nin özellikle enerji bölgelerinde yaşayan Arap, Kürt ve Türkmen nüfusu bölgede hedef alarak sadece oradaki 350 bin Kürt'ün ülkemize, 400 bin Kürt'ün ise Irak'a zorla göç ettirilmesi bölgedeki tapu ve nüfus daireleri başta olmak üzere arşivlerin yakılarak demografik müdahaleler yapılması ve özellikle masumların katledilmesi ve işgal çalışmaları hususlarında, konularında İsrail'in bugün yaptıklarıyla bizzat örtüşme söz konusu olduğunu burada ifade etmek istiyorum. En önemli benzerliklerden bir tanesi de ABD tarafından ikisinin de finanse edilip silah ve her türlü destekle, lojistik destekle donatılması ve yapılandırılmasıdır. Biliyoruz ki Filistin'de üzerine bombalar yağan masumlar bomba yağdığında "Allah'ım bize yardım et." diye ellerini açarken PKK-PYD/YPG'nin başına bombalar yağdığında "Amerika bize yardım et." diye feryatlar, figanlar yükselmektedir.

 

Burada kimin nereye güvendiği, kimin nerenin elemanı olduğu açıkça ortadadır. Türkiye Cumhuriyeti devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür ve üzerine gelen tehdit ve tehlikelere karşı gerekli cevabı bugüne kadar vermiş ve vermeye de muktedir olacaktır.