MHP'li Erdem: Kadın Cinayetlerinde İyi Hal İndirimi Olmamalı

MHP İstanbul Milletvekili Arzu Erdem, kadın cinayetlerinde iyi hal indiriminin olmaması için TBMM’de hazırlık yaptıklarını söyledi. Silivri’de Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü nedeniyle, Silivri Belediyesi, Silivri Kent Konseyi ve Silivri Kadın Girişimciler Derneği işbirliğinde gerçekleştirilen konferansta konuşan MHP İstanbul Milletvekili Arzu Erdem, Türk toplumunda kadının yeri ve TBMM’de kadına yönelik yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. KADIN GİRİŞİMCİLER TEŞVİK EDİLMELİ MHP İstanbul Milletvekili Arzu Erdem, yaptığı konuşmada, ''Toplumumuzun ayakta kalışı kadın ve erkeklerin omuz omuza mücadelesinden sağlanmıştır. Tarihimiz kadının başarıları ile doludur. Bugün de ekonomide, sanatta, siyasette diğer ülkelere model olarak performans göstermekteler. Bu anlamda kadın girişimcilerin faaliyetleri çok önemli. Girişimciliğin teşvik edilmesi gerekiyor. Annelerimiz de çok önemli, kız çocuklarına alışılagelmiş meslekleri uygun görüyoruz. Aslında yapılması gereken kadın erkek diye ayırmadan öncü olmak, önünü açmaktır. Kadın o kadar güçlüdür ki çocuklarının kahramanıdır. Ayakkabı kirlenir boyacı olur, oyuncak bozulur tamirci olur. Kadınlar koltuklarının altında birçok karpuz taşıyabilir. Çocuk istismar olaylarını tahlil edelim, bunlar tüm dünya ülkelerinin sorunu. Bu noktada aileler eğitimsel açıdan desteklenmeli. Cinsiyet eşitliğine yön veren anne babalar eğitimler ile bilinçlendirilmeli.'' dedi. KADIN CİNAYETLERİNDE İYİ HAL İNDİRİMİ OLMAMALI MHP İstanbul Milletvekili Arzu Erdem, ''Kadın cinayetlerinde iyi hal indiriminin kabul edilebilir bir yanı yoktur. TBMM’de bu konu üzerine hazırlık yapıyoruz. İyi hal indirimi kapsamında uygulanan; kravat takma, anlık öfke, doktor, öğretmen gibi mesleklere sahip olmak gibi indirimler cinayet suçlarında uygulanmamalı. Belediyelerin hizmet ettiği nüfusları tespit ettik. 100 bin nüfusu aşkın yerlerde kadın sığınma evleri, kız çocuklarımızın mutlak şekilde meslek sahibi olmaları ve istihdamda yer almaları gerekli. Liyakat esasına dayalı dediğimiz gibi üst makamlarda da sadece kadının mevkiye gelmesi değil hak edenin gelmesi gerekiyor. Ben inanıyorum ki güçlü Türkiye geleceğinin mimarları kadınlar olacak. Kadın bu toplumun temel taşıdır. Kimsenin bize nerede durmamız gerektiğini, nasıl hareket etmemiz gerektiğini söylemesine gerek yok. Zaman ne söylerse biz yerimizi alıyoruz.'' dedi.