MHP'li Feti Yıldız Protestocu Komünistlere Fena Çaktı

ABD donanmasında görev yapan 6. Filo'ya bağlı savaş gemisi USS Mount Whitney'i protesto eden Türkiye Komünist Partisi İstanbul İl Teşkilatının nezdinde, Amerikancılık ve Rusçuluk arasına sıkışan Komünistlerin yaman çelişkisine dikkat çeken MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bu haberde, konuya ilişkin analiz ve değerlendirmeleri okuyacaksınız.

 

68 KUŞAĞINDAKİ KOMÜNİSTLERİN AMERİKAN KARŞITLIĞI

 

ABD ve Rusya arasında soğuk savaşın hüküm sürdüğü yıllarda, ABD'nin Akdeniz'deki gücü 6. Filo, 1967'de başlayan gençlik eylemlerinin hedefi olmuştu. 5 Temmuz 1968 tarihinde Dolmabahçe'ye demirleyen ABD 6. Filosu'na karşı düzenlenen protesto eylemleri, 18 Temmuz tarihinde Deniz Gezmiş'in başında bulunduğu Komünistlerin eylemiyle doruğa ulaşmıştı. O tarihten sonraki yıllarda; özellikle Rusçu takılan Komünistler, dönem dönem eylemlerini tekrarladı.

 

2023 YILINDA İSTANBUL'A GELEN 6. FİLO VE KOMÜNİSTLERİN EYLEMİ

 

Yıl 2023. ABD donanmasında görev yapan 6. Filo'ya bağlı savaş gemisi USS Mount Whitney, yine İstanbul'a geldi. Sarayburnu'na demirlenen savaş gemisinde resepsiyon düzenlendi. Türkiye Komünist Partisi İstanbul İl Teşkilatı, geminin Sarayburnu'nda resepsiyon vermesini Galata Köprüsü'nde protesto etti.

 

TKP İstanbul İl Teşkilatının sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, ''Ülkemizde ABD savaş gemisi istemiyoruz! Galata Köprüsü’nden haykırdık: ABD defol bu memleket bizim! Emperyalistler işbirlikçiler korksunlar çünkü TKP görev başında! Biz kazanacağız! Siz kaybedeceksiniz! Bu ülkeden tüm işbirlikçilerinizle defolup gideceksiniz! Kahrolsun NATO! Kahrolsun emperyalizm! Sarayburnu’na demirleyen 6. Filo’ya bağlı ABD savaş gemisi USS Mount Whitney’e bir hatırlatma: Yankee go home.''denildi.

 

MHP'Lİ FETİ YILDIZ'DAN 6. FİLO'YU PROTESTO EDEN KOMÜNİSTLERE TOKAT GİBİ CEVAP

 

TKP İstanbul İl Teşkilatının ABD donanmasında görev yapan 6. Filo'ya bağlı savaş gemisi USS Mount Whitney'i protesto etmesine yönelik sosyal medyada paylaşılan bir haberin altına yorum yapan MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, yaptığı açıklamada, ''Kapitalizm önce Solu/Sosyalistleri satın aldı. Bugün ABD savaş gemisine 'defol' derken inandırıcı olamıyorsunuz. ABD ordusu, Kamışlı’da Terör örgütü PKK/YPG ile ortak silahlı tatbikat düzenlerken, eğitim verirken alkışlıyorsunuz. Kahrolsun emperyalizm.'' dedi. 

 

Konuya ilişkin değerlendirmelerine sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarla devam eden MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, ''ABD emrindeki derin ABD vakıfları, Türkiye'deki solcuları, sol basını, sosyal medyayı fonlayarak 6’lı masa da yapıldığı gibi muhalefeti dizayn ediyorlar. Bunuda açık açık yapıyorlar.'' dedi. 

 

MHP'Lİ FETİ YILDIZ 21 NİSAN 2023 TARİHİNDE KAPİTALİSTLEŞEN SOLAKLARI GÜNDEME GETİRMİŞTİ

 

Emperyalizme karşı olduklarını belirtmelerine rağmen emperyalizme karşı yerli ve milli politikalar izleyen Cumhur İttifakı'nı iktidardan indirmeye çalışan Komünist ve solakların, kapitalizme bağlı hale gelmeleri konusunda 21 Nisan 2023 tarihinde değerlendirmelerde bulunan MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, ''Bir metrelik oy pusulasında iki komünist parti, ana muhalefet hariç sekiz adet sol sosyalist parti, sendikalar, sözüm ona örgütlü sanayi işçileri v.s Solcu yazarlar görmezden gelseler de kapitalizmin değiştiren mekanizmalarına ve bunun sonuçlarına bağımlı hale gelmişlerdir.'' demişti.

 

KOMÜNİSTLERİN EMPERYALİSTLEŞTİĞİ BİR SÜREÇ YAŞANIYOR

 

Geçmişten bu yana hiçbir siyasi partinin söylem olarak emperyalizme taraf olmadığı bir Türkiye'de, siyasi cenahların emperyalis düşünceyle imtihanı sorgulanır hale geldi. Batı emperyalizmine karşı olduğunu haykıran siyasi parti ve düşünce sahiplerinin, nasıl da emperyalizmin kucağına oturduğu artık daha da net görülüyor.

 

Marksist Leninist bir terör örgütü olarak kurulan ve söylemlerinde Rusçu PKK'nın, gelinen noktada Amerika'nın Ortadoğu'daki taşeronluğuna soyunan Amerikancı bir terör örgütü haline geldiği apaçık görülüyor. Batı emperyalizmine karşı olması gereken İslami cemaatlerden bazılarının nasıl bir Amerikan kuklası haline geldiği, FETÖ terör örgütünün haline bakarak görülebilir. İki terör örgütünün ileri gelenleri zenginlik içinde yaşarken, taraftarlarına fakirlik edebiyatı yapması bir çelişki değil mi?

 

ABD Başkanı Joe Biden'in Türkiye'deki muhalifleri destekleyerek iktidarı değiştirme stratejisine destek olan siyasi partilerin, Amerika ve Avrupa ülkelerinden iktidar dilendiği bir süreç yaşanıyor. Emperyalizme karşı olması gereken ana muhalefet partisinin, İngiliz bankerlerinden 300 milyar dolar borç getirdiğini söyleyerek siyaset yapması, emperyalistlerin dümen suyuna girdiğini göstermez mi? Kamuyu savunduğunu söyleyen ana muhalefet partisinin Altılı Masadaki ortaklarının özelleştirme meraklısı olduğu ise ayrı bir garabettir. Nihayetinde 14 Mayıs seçimlerinin ikinci tura kalması halinde Kemal kılıçdaroğlu'na destek olacakları belli olan Komünist partilerin, ABD ve Avrupa'dan iktidar dilenen bir cumhurbaşkanı adayını destekleyecek olması, ne yaman bir çelişkidir?

 

DÜNYANIN EN ÖNEMLİ SEÇİMİ ÖNCESİNDE MUHALEFETİN HDP AŞKI DEPREŞTİ 

 

Yabancı gözlemcilerin ''Dünyanın en önemli seçimi'' olarak tanımladığı Türkiye'deki siyasi gözlemcilerin ''Türkiye'nin kader seçimi'' olarak nitelendirdiği 2023 seçimleri öncesinde, muhalefet partilerinin neden hala PKK'nın siyasi uzantısı HDP ile birlikte yol yürümeye çalıştığı merak konusu olmuştu. 14 Mayıs seçimlerine az bir zaman kala, Altılı Masada yer alan siyasi partilerin ortak metni ile HDP tutum belgesinin örtüşüğünü CHP'li Sezgin Tanrıkulu itiraf etmişti.

 

MESELENİN ÇOCUKLUĞUNA İNİLDİĞİNDE ORTAYA ÇIKAN GERÇEKLER

 

ABD Başkanı Joe Biden'in Türkiye'deki muhalifleri destekleyerek iktidarı değiştirme stratejisinin ve bu stratejiye uygun davranarak ABD ve Avrupa'dan iktidar dilenen muhalefet partilerinin esas derdi nedir? ABD Başkanı Woodrow Wilson tarafından 1918 yılında açıklanan Wilson İlkelerinin; 5. maddesinde halkların kendi kaderini kendisinin belirleyip yönetmesi (self determinasyon) 12. maddesinde Türklerin yaşadığı bölgelerde Türk egemenliği güvence altına alınırken, devlet içerindeki diğer halkların yaşam güvenlikleri ve özerk gelişimlerinin sağlanması öngörülüyor. Wilson İlkeleri'nin 5. ve 12. maddesindeki amacın günümüzdeki yansımasına bakıldığında, Güneydoğu bölgesinin Türkiye'den koparılmak istendiği ve Marksist Leninist bir örgüt olarak kurulan PKK'nın aslında ABD'nin bir asır önceki amacına hizmet için kurulduğu görülüyor. 

 

ALTILI MASANIN 48 SAYFALIK METNİ İLE WİLSON İLKELERİNİN NE ALAKASI VAR? 

 

6'lı muhalif ittifakta bulunan siyasi parti genel başkanlarının imzaladığı içinde Türk ve Türklük olmayan 48 sayfalık metnin, ABD tarafından bir asır önce açıklanan Wilson İlkeleri'nin mantığıyla hazırlandığını ileri sürüldü. 48 sayfalık metinde; toprak bütünlüğü ve kuruluş ilkelerini önemseyen Cumhuriyet ‘dar kalıplı geçmiş’ olarak nitelendirilip bu anlayışın reddedildiği belirtiliyor. Ve metinde; 'herkesin kendi kimliğiyle ve kendisi olarak eşit şekilde toplumsal, kamusal ve siyasal yaşama katıldığı bir sistem inşa edilecek' deniliyor. 6'lı muhalif ittifakın kurduğu Yuvarlak Masaya dışarıdan destek veren PKK'nın siyasi uzantısı HDP, ittifaktaki bazı siyasi partiler tarafından meşrulaştırılmaya ve Eş Genel Başkanı hapisten çıkarılmak isteniliyorsa, Kürtlerin siyasi önderinin Selahattin Demirtaş olduğu söylenip kahvaltı güzellemesi yapılıyorsa, ABD Başkanı Erdoğan'a karşı muhaliflerin desteklediğini açıklıyorsa, muhalifler ABD'den sürekli olarak iktidar dileniliyorsa, 48 sayfalık metin ile Wilson İlkeleri arasında bir bağın olmadığını iddia etmek saflık olur.

 

NETİCE İTİBARİYLE KOMÜNİSTLERİN EMPERYALİSTLEŞME ÇELİŞKİSİ

 

Tüm bu gelişmeler ve analizler ışığında; bugün ABD donanmasında görev yapan 6. Filo'ya bağlı savaş gemisi USS Mount Whitney'i protesto eden Komünistlerin; 2023 seçimlerinde ABD Başkanı Joe Biden'in Türkiye'deki muhalifleri destekleyerek iktidarı değiştirme stratejisine uygun davranarak, ABD ve Avrupa'dan iktidar dilenen muhalefet partileri ile birlikte hareket etmesini bir değerlendiriniz. Emperyalizme karşı olduklarını belirtmelerine rağmen emperyalizme karşı yerli ve milli politikalar izleyen Cumhur İttifakı'nı iktidardan indirmeye çalışan Komünist ve solakların, kapitalizme nasıl bağlı hale geldiğini görürsünüz. 

 

ABD ve Rusya arasında soğuk savaşın hüküm sürdüğü yıllarda, Türkiye'nin bir çok yerine Orak Çekiçli bayrak asan Rusçu Solculara karşı mücadele eden Türk Milliyetçileri, ''Komünistler Moskova'ya'' diye slogan atardı. Eski Çamlar Bardak Olmuş. Komünistler Amerikan yanlısı oldu. Günümüzde, ''Komünistler Amerika'ya'' sloganı atılsa hiç de yanlış olmaz. Amerika'nın savaş gemisine 'defol' deyip Amerika'nın açıkça destek verdiği muhalefetin adayına 'berigel' denilmesi, ne yaman çelişkidir?