MHP'li İlyas Topsakal'dan Türkiye ve Ülkücü Vurgusu
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin katliamlarını sürdüren İsrail'i durdurmak adına Türkiye'nin harekete geçmesine yönelik kullandığı ifadeler konusunda değerlendirmelerde bulunan MHP Samsun Milletvekili Prof. Dr. İlyas Topsakal, dünyanın film izler gibi seyrettiği İsrail'in katliamlarını, 1492’de olduğu gibi sadece Türk Devletinin durdurabileceğini belirterek, bu iradeyi ise sadece Ülkücü olanların gösterebileceğini söyledi.
MHP LİDERİ DEVLET BAHÇELİ'DEN İSRAİL'E 24 SAAT MÜHLET
Filistinlilere yönelik katliamlarını sürdüren İsrail'e saldırılarını durdurması için 24 saat mühlet veren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''MHP olarak çağrımız şudur: Eğer bugünden itibaren 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa, saldırılar durmazsa, mazlumların üzerine bombalar bırakılmaya ısrarla devam ederse, milletimle açık açık paylaşıyorum ki, Türkiye süratle devreye girmeli, tarihi, insani ve inanç sorumluluğunun gereği her neyse yapmalıdır. Gazze’yi koruma ve kollama misyonunu üstlenmek bize ecdadımızın mirasıdır.'' demişti.
DEVLET BAHÇELİ'DEN İSRAİL'E MÜHLET VERMESİNİ ELEŞTİRENLERE TOKAT GİBİ CEVAP
İsrail'e 24 saat mühlet vermesini eleştirenlere TBMM Grup Toplantısında yaptığı konuşmada cevap verirken ''24 saati Amerika'nın saatiyle özdeşleştirip 'Neredeydi 24 saat?' diye soran Amerikan uşakları, Biden saat kaçta dinlenme ofisine gitti?'' sözleriyle, ABD Başkanı Joe Biden'in basın toplantısını yarıda kesip Acil Durum Toplantısına geçtiğini hatırlatarak, mühlet vermesinin ilk amacına uluşmasına dikkat çeken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Bazıları şahsıma yönelik 'önden siz buyurun' diye alaycı bir üslupla karalama kampanyasına alet oldular. Hiç merak buyurmasınlar, bizim anlayış ve anılarımızda kimin arkadan geleceğine bakmadan önden gider şehit Önkuzular. Devletim istesin, milletim destek versin, şartlar da öyle gerektirsin, şayet Gazze’deki çocuklara kol kanat germek, füzeye karşı sapan taşıyla insanlık mevziisine girmek için yola revan olmazsam namerdim. Gazze’yi koruma ve kollama misyonu Türk milletinin üzerindedir. Ya kalıcı barış ortamı sağlanarak iki devletli çözüm için taraflar masaya oturur ya da Gazze’nin imhasına Türkiye Cumhuriyeti her ihtimali dikkate alarak tepkisini üst düzeyde, en seri ve sert şekilde gösterir. Gazze’ye gitmek gerekirse de, hiç kimse meraklanmasın, Mescid-i Aksa’nın manevi ihtişamıyla, Allah’ın inayetiyle aranılan ve beklenilen her yerde şafak sökmeden olmasını da gayet iyi biliriz.'' dedi.
MHP'Lİ İLYAS TOPSAKAL'DAN İSRAİL'İN DURDURULMASI KONUSUNDA TÜRKİYE VE ÜLKÜCÜ VURGUSU
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Filistinlilere yönelik katliamlarını sürdüren İsrail'i durdurmak adına Türkiye'nin harekete geçmesine yönelik kullandığı ifadeleri sosyal medya hesabından paylaşan MHP Samsun Milletvekili İlyas Topsakal, ''Sevgili dostlar; Türk milleti inancı, yaşayışı ve buna uyumlu devletiyle dünyanın kalbi, hissi ve aklı olmuştur. Bunları uzun uzun derslerimde, televizyon programlarında anlattım. Bu sefer farklı, her zamankinden daha çok Türk devletinin adaletine ihtiyaç duyuyor dünya. Bu adaleti sevgili dostum Muhsin Kadıoğlu, Nar ülkesi adlı romanında anlatır. Bu roman İspanya’da soykırıma uğrayan Yahudilerin ülkemize getiriliş hikayesini anlatır. Ne hazindir ki, bugün o Yahudiler kardeş kavmini katlediyor ve dünya bu katliamı seyrediyor. Hatta ortak oluyor. Sadece Türk devleti bu katliamı tıpkı 1492’de olduğu gibi durdurabilir. Ve sadece gerçekten ülkücü olanlar bu iradeyi gösterebilir.'' dedi.
İSRAİL'İN KATLİAMLARINI YAZAMAYAN GAZETECİLERİN AKIBETİ
Savaş ve insanlık suçu işleyen İsrail'in katliamlarını görmezden gelen Batı basınına da tepki gösteren MHP Samsun Milletvekili İlyas Topsakal, ''Günlük Batı basınını takip edin; demokrasi havarileri, basın özgürlüğü, insan gazeteci, basın olmazsa insan hakları olmaz teranesinin ne kadar boş ve gereksiz bir yalan olduğunu anlayacaksınız. Filistin’in masum çocukları nedense yok dünya basınında. Deste deste toprağa verilen, bir halkın toptan katledilen geleceği nedense basın için haber değeri taşımıyor. İnsanlık ölürken aslında Batının dünyada kurduğu, liberalizm, demokrasi, insan hakları, kadın ve çocuk hakları da ölüyor. Adil paylaşım, küresel refah, medeniyet inşası vs. cansız çocukların bedeninde gizleniyor. Zalimler asla mutlu olmazlar, dahası ölümün onlar için bir anlamı yok ve mutlaka merhamet ve şefkat galip gelecek, çocuk katilleri cezasını çekecek. Çocuklar ölürken, nesillerine can verecek. Yazamayan gazete ve gazeteciler ise tarihin karanlığında kendine yer edinecek.'' dedi.