MHP'li Taşlıçay: Kadınlarımızı ve Devletimizi Hedef Aldılar
MHP Kadın Kolları Genel Koordinatörü ve Ankara Milletvekili Nevin Taşlıçay, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, dünya üzerinde etkin bir güce kavuşmanın yolunun dijital dönüşümü yönetmekten geçtiğini belirterek, dijital platformların kadınlara pek çok fırsatları getirirken aynı zamanda kadınlarımızı çocuklarımızı ailelerimizi ve devletimizi hedef haline getirdiğinden dolayı önlem alınmadığı takdirde bu dipsiz kuyuda milletçe hep birlikte boğulacağımızı söyledi.
TÜM OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN DİJİTAL ÇAĞ KADINLARIMIZIN ÇAĞI OLACAK
Corona süreciyle hız kazanan dijitalleşmede, kadınlarımız için ortaya çıkan fırsatları ve yine uzun zamandır tüm ilkesizliği ve acımasızlığıyla en başta kadınlarımızı hedef alan sosyal medya hakkındaki düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak için söz almış bulunmaktayım. Yaşanan tüm olumsuzlukların yanı sıra, corona süreciyle birlikte daha fark edilir hâle gelen dijitalleşme, kadınlarımız için çok önemli imkanları ve ne yazık ki bir o kadar da tehditleri bünyesinde bulundurmaktadır. Ancak inanıyorum ki tüm tehditler bertaraf edilecek ve dijital çağ kadınlarımızın çağı olacaktır.
DÜNYADA ETKİN BİR GÜCE KAVUŞMANIN YOLU DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ YÖNETMEKTEN GEÇİYOR
İletişim çağının en önemli çıktısı olan devletlerin birbirine eklemlenmiş mekanik ya da organik bağlarla daimî etkileşim içinde olan bir yapıya bürünmesi, devletler ve toplumlar nezdinde inovatif dönüşümlerin dışında ve uzağında kalmamızı imkansız kılmaktadır. Dünya üzerine etkin bir güce kavuşmanın yolu, tartışılmaz biçimde, yaşanan dijital dönüşüm sürecinin içinde bulunmak ve dahi bu dönüşümü yönetmek ve yönlendirmekle doğru orantılıdır. Bahsettiğimiz değişim ve dönüşüm süreci tamamen teknik terimlerle hayatımıza dâhil olsa da gözden kaçırılmaması gereken en önemli faktör, bu gelişmelerin insan temelli gerçekleşiyor ve ilerliyor oluşudur. Bu sebeple, mezkûr sistemin sağlıklı bir şekilde hayata geçirilmesi, ilerletilmesi, devlet ve toplum hayatına entegre edilmesindeki başarı, şüphesiz ülkelerin insan kaynaklarının kalitesi oranında mümkün olacaktır.
TÜRKİYE'NİN KADINLARI TÜRKİYE'NİN YARINLARI OLACAK
Tam da bu noktada, geçmişten günümüze gelişmişliğin ve gücün temel tetikleyicisi olarak görünen ekonomi üzerine yapılan araştırma ve tartışmalar devreye girmektedir. Cumhuriyet Dönemi boyunca sağlamaya ve sürdürülebilir kılmaya çalıştığımız ekonomik kalkınma düşüncesi bizlere bugün ortaya çıkan tablolar üzerinden şunu açıkça göstermektedir: Kadınsız sürdürülebilir ekonomik kalkınma ve toplumsal dönüşüm mümkün değildir. Bahsettiğimiz sorunların giderilmesi noktasında ortaya koyacağımız hassasiyet hem mevcut ekonomik ve sosyal sorunlarımızın çözümünü kolaylaştıracak hem de dijital dünyanın sunduğu fırsatlardan azami ölçüde faydalanarak değişim ve dönüşümün öncü ülkesi olmamızı sağlayacaktır. İnanıyoruz ki bizler üzerimize düşen çaba hassasiyeti yeterli düzeyde gösterirsek Türkiye'nin kadınları, Türkiye'nin yarınları olacaktır.
DİJİTAL PLATFORMLAR KADINLARA İLETİŞİM BOYUTUNDA PEK ÇOK FIRSATI GETİRDİ
Dijitalleşme ve teknolojinin ilerlemesi, kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesi için çok sayıda yenilikçi ve dinamik fırsatları beraberinde getirmektedir. Finansal piyasalar, iş gücü piyasaları ve girişimcilik arasında toplumsal cinsiyet eşitliği dengesi sağlanması açısından, dijitalleşmenin yadsınamayacak ölçüde katkısı bulunmaktadır. Günümüzde, ucuz maliyeti, çift yönlü iletişim imkânı, paylaşımların hızla güncellenebilmesi ve geniş kitlelere ulaşma imkânı tanıması sayesinde dijital platformlar, kadınlara iletişim boyutunda pek çok fırsatı getirmektedir. Ancak bu fırsatlar, sosyal medyanın bir başka yüzü olan kaotikliği ve sınır tanımazlığı sebebiyle de her gün başka bir seviyesizliği gündemimize taşımaktadır.
KADINLARIMIZ ÇOCUKLARIMIZ AİLEMİZ VE DEVLETİMİZ HEDEFTEDİR
Kadınlarımız, çocuklarımız ve aile kurumumuz hedeftedir. Ahlaksızlık, ilkesizlik sosyal medyanın yediden yetmişe dayattığı rutin olmuştur. İnsan haklarının ihlal edildiği, kadınlara tacizin sıradanlaştığı, devlet düşmanlığının sistematikleştiği, aile kavramının ve gençliğin doğrudan hedef alındığı bu mecra, toplumun her kesiminin ortak sorunu olmuştur. Sosyal medyada uyuşturucunun özendirilmesi artık sıradanlaşmıştır. Önlem alınmadığı takdirde bu dipsiz kuyuda milletçe hep birlikte boğulacağımız ortadadır.
YAPILMASI GEREKENLER YASAKLAMA DEĞİL TEMEL HAKLARIN TESLİM EDİLMESİDİR
Sosyal medya platformlarının hem çevrim içi hem çevrim dışı denetim altına alınması, özgürlükleri kısıtlamayacak, tersine hukuku her alana hâkim kılmak anlamına gelecektir. Aksi hâlde yapılanın, yapanın yanına kâr kaldığı, şahısların ve tüm insani değerlerin hedef alındığı ve tüm terör örgütlerinin kol gezdiği bu mecralar geleceğimizi karartmaya yetecektir. Beka derken, yalnızca toprak bütünlüğümüzü değil gelenek ve göreneklerimizi, medeniyetimizin tüm kurumlarını ve Türk milletinin evrensel hasletlerini de kastettiğimiz unutulmasın. Özgürlük, sahte hesaplardan itibar suikastına alet olmak, insanlara iftira atmak değildir; özgürlük, söylediğinin arkasında durabilmektir. Yapılması gerekenler yasak olarak addedilmemeli, aksine, temel hakların teslim edilmesi olarak görülmelidir.
SORUMLULUKLARIMIZI YERİNE GETİRİRSEK LİDER ÜLKE TÜRKİYE HEDEFİNE ULAŞIRIZ
"Lider ülke Türkiye" hedefimizin parıltılı anahtarının bu sorumlulukları hakkıyla yerine getirdiğimiz vakitte avuçlarımızda belireceğine inandığımı ifade ediyor, corona sürecinde kaybettiğimiz vatandaşlarımıza rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyor, tüm sosyal medya mağdurlarına geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.