Ak Parti'nin, yerel yönetimlerin yaşadığı proplemleri çözmek için hazırladığı,"yerel yönetimler yasa taslağı" çalışmaları netleşiyor.
AK Parti'nin yasa taslağında imar ve planlama, görev alanları, finansman, belediye organları, teşkilat ve personel, denetim, izleme ve şeffaflık, işlevini yitirmiş yasaların kaldırılması, belediye başkanlarının özlük hakları ve istişareye bırakılan konular var.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında tüm partilerin taslak çalışmaları değerlendirilip, anlaşma sağlandıktan sonra teklif TBMM'ye getirilecek.
AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, "yerel yönetimler yasa taslağı" hakkında bilgilendirme yaptı.
Buna göre imar ve planlama konusunda, temel prensipleri ortaya koyan doğru bir yasal mevzuat düzenlemesi yapılacak. Keyfi olarak parsel bazlı şahıs lehine plan tadilatını engellenecek. Bir bölgede kentsel dönüşüm olacaksa, toplum namına kamu yararı varsa topluca ada bazlı daha büyük alanlarda mahalle ölçeğinde yeniden planlanabileceğini ama şahıs lehine parsel bazlı yoğunluk artışlarını yasaklanacak.
Plan tadilatlarının yapılabilecek ama orada bir değer artışı ortaya çıkıyorsa, o değer artış payını kamu alacak. Planda değişiklik yapıldığında bir rant elde ediliyor mu edilmiyor mu, buna bakılacak. Bir rant elde ediliyorsa, bundan kamu istifade edecek. Plan tadilatlarının artık aleniyetle yapılması gerekir. Hangi mahallede plan tadilatı yapıldıysa mahalle muhtarlıklarında asılacak. Elektronik ortamda, her yerde yayınlanacak. Tadilat yapılacak parsel üzerinde geriden bakıldığında okunacak kadar büyük bir levhayla plan tadilatı ilan edilecek. Yapılan plan tadilatından rahatsız olan vatandaşlar bunu mahkemeye taşıyabilecek ve mahkeme konuyu bilirkişiye havale edecek, bilirkişi bu konuyu inceleyerek plan tadilatını iptal edebilecek.
Kentsel dönüşümde kabul ettikleri temel prensibin "yerinde dönüşüm" olduğunu, bunu hazırladıkları kanun taslağına da dercettiklerini bildiren Özhaseki, "Kentsel dönüşüm yapıp da 'vatandaşı alıp 30 kilometre ileriye götüreyim, daha lüks evler vereyim' diyemezsiniz. Ancak 100 tane ev yıkıyorsanız, 100 tane ev yapacaksınız değil mi? Bir taraftan oradaki evler 7 katlı, biz 'yüksek olmasın' diyoruz, 5 kata indireceğiz. Bir de müteahhitlik masrafları var. Kim karşılayacak bunu? O zaman rezerv alan dediğimiz bir şey giriyor devreye. O rezerv alanlarda daha çok belediyelere yardım edip, daha çok ev yapılmasını sağlamak sonra tercihli olarak bunu vatandaşa sunmak... Yerinden gitmek istemeyen vatandaşı yerinden göndermemek... Temel prensip bu." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni planlanacak alanlarda yatay mimari ve kimlikli bir mimariyi öne çıkarmaya çalışacaklarını belirten Özhaseki, "Hiç kimse artık 15-20 katlı kutucuklar yapıp da 'Ben ev yaptım' diyemeyecek. Meydanı, kimliği olan, komşuluk ilişkilerinin daha çok görüleceği, en fazla zemin artı 5'e doğru giden bir yatay mimari hedefleniyor." dedi.
Bu yasa taslağı ile görev alanları konusunu da netleştirmeyi hedeflediklerini anlatan Özhaseki, aynı yerde iki farklı uygulamanın olduğunu, bu tür hizmetlerin tekleştirilmesi ve kanunen düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.
Finansman konusunda ise yasa taslağında bazı çalışmalarının bulunduğunu aktaran Özhaseki, "Büyükşehirler arasında pay dağılımında büyük bir dengesizlik var. Yanlış anlaşılmasın diye AK Parti'li büyükşehir belediyesinden örnek vereyim. İki AK Parti'li belediyeden bir büyükşehir belediyesiyle, diğer büyükşehir belediyesi arasında kişi başına düşen gelir itibarıyla neredeyse 4 kat fark var. Bu dengesizliğin giderilmesi lazım." diye konuştu.
Belediyelerin öz gelirlerinin artırılması gerektiğini vurgulayan Özhaseki, "Finansman noktasında belediyeleri rahatlatmak lazım. Belediyelerin değişik gelir kalemleri var. Bu gelir kalemlerinden biraz güncelleyerek, merkeze giden payların yerel yönetimlere doğru yönelişini sağlayarak bunları yapabilmemiz mümkün. Bizim taslağımızda vatandaşa yönelmiş yeni bir vergi, zam dalgası yok." bilgisini verdi.
Taslakta mevcut gelirin paylaşımı noktasındaki dengesizliğin giderilmesi ve yeni gelir kaynaklarının eklenmesi konularının yer aldığını ifade eden Özhaseki, belediye organları konusu üzerine de taslakta çalışıldığını açıkladı.
Mevcut düzenlemeye göre, belediye meclis üyelerinden herhangi birisinin istifa etmesi durumunda, başka bir partiden bir ismin meclis üyesi olabildiğine değinen Özhaseki, "Partiler, 'Benim partimden istifa ettiyse, yeni seçilecek meclis üyesi benim partimden olmalı. A partisinden istifa ettiyse, A partisinden yedeği gelsin' diyor." ifadelerini kullandı.
Belediye başkanlarının özlük hakları konusunda da hazırladıkları yasa taslağında bazı maddeler olduğunu bildiren Özhaseki, "Şöyle birtakım adaletsizlikler var; büyük bir ilçe belediyesinden emekli olup da bin 500 lira emekli maaşına bağlananlar var. Bu da hak, adalet değil. Kendi emsalleriyle kıyaslamaktır önemli olan. İlçe veya belde belediye başkanısınız, yanınızda çalışan memurlar yeşil pasaport alıyor, başkanın yok yeşil pasaportu. Emekli olduktan sonra büyükşehir belediye başkanına yeşil pasaport verilmiyor. 15 sene büyükşehir belediye başkanlığı yapmış ama emekli olunca bir yeşil pasaportu esirgemişsiniz. Böyle tuhaflıklar var. Bunların dengelenmesi lazım. Nihayetinde seçilmiş bir insan." dedi.
Muhalefet partililerin de belediye başkanlarının bu özlük hakları konusunu kendisine ilettiklerini anlatan Özhaseki, "Meclise teklif de getirmişler. Ben 'Biraz bekletin, bu kanun içerisinde hepsini beraber çözelim' dediğim için duruyor." bilgisini verdi.
Taslak içerisinde hayatı kolaylaştıracak çok fazla konu olduğunu vurgulayan Özhaseki, şöyle örnekler verdi:"30 büyükşehirde köyleri kaldırdık, mahalle dedik buralara. Kırsal yerlerde 10 dönüm tarlasının içerisinde bir evi olan vatandaş oraya bir oda yapacağı zaman öyle bir prosedürden geçiyor ki perişan oluyor. Biz taslağımızda, 'Vatandaşı perişan etmeye gerek yok, bunu kolaylaştıralım. Bir taslak proje alsın, ilgili belediyeye müracaat etsin. Oradaki belediye izin verince devam etsin. Vatandaşı yormayalım. Uzun masraflar ettirmeyelim. Köylü 15 bin liraya bir oda yapacak, 10 bin lira masraf ettirmeyelim.' diyoruz. Su bedelleriyle ilgili bazı sıkıntılar oluyor. Bazen köy statüsü içinde kalıp da istisnalardan istifade eden sanayi tesisleri ve alışveriş merkezleri oluyor. Ne yapacağız, vergi muafiyeti mi getirelim alışveriş merkezlerine? Bunun için yeni bir kavram geliştirmek lazım. Onun da belediye meclislerinde kararlaştırılması lazım: 'Kırsal alan' kavramı.
Çevre temizlik vergisiyle, katı atık vergisi diye iki vergi var. İkisi de aynı şeyi kastediyor aslında. İki kanun da geçerli. Biri devreye sokulamıyor. Kanunun yürürlüğe girmesi her sene öteleniyor. Bu iki kanun olmaz, birleştirelim bunu diyoruz. Tek kanun halinde vatandaşın istifade edeceği kolaylık haline gelsin. Taslakta bunun gibi maddeler var."
Denetim, izleme ve şeffaflık konusunun da taslakta yer aldığını bildiren Özhaseki, belediye başkanlarının akrabalarını işe almasının önüne geçen yasal bir düzenleme olmadığını, bunun önüne geçmek için taslakta bir madde olduğunu ifade etti.
Vergi gelirlerini maliye mi, yerel yönetimler mi alsın konusunun üzerinde de durulacağını anlatan Özhaseki, bu konuda Hazine ve Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığının görüşünün alınacağını belirtti.
Büyükşehir belediye başkanlarının yetkilerinde bir azalma olmayacağına işaret eden Özhaseki, "Büyükşehir belediye başkanı bütün işleri, şehrin gidişatına, ana planlara meclisiyle birlikte karar veren insandır. O görevlerde hiçbir şekilde eksilme yok. Kimsenin yetkisini bir milim eksiltme niyetimiz yok. Özellikle büyükşehir belediye başkanlarının bir milim görevini eksiltmek, itibarsızlaştırmak gibi burada bir teklif yok." diye konuştu.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ile yerel yönetimler yasa taslağı üzerine birer görüşme gerçekleştirdiğini bildiren Özhaseki, "Eğer olursa bir konsensus içerisinde çıkarabiliriz bu konuyu." dedi.
MHP ve CHP'nin de bu konuya ilişkin taslak çalışmaları olduğunu kaydeden Özhaseki, "'O çalışmaları da getirin, bir gün oturalım çalışalım üzerinde' dedim. Çalışmamızı bir hafta içerisinde netleştirdikten sonra, onların da çalışması bittikten sonra önümüzdeki günlerde üstünden tek tek geçeriz." ifadelerini kullandı.
Bu konunun üzerinde objektif olarak çalışılması gerektiğini vurgulayan Özhaseki, "Bu iş, ideolojik kamplaşmayla yapılacak bir iş değil." yorumunu yaptı.
Büyükşehir belediyelerinin borçlarının faizlerinin silinmesi önerisinin hatırlatılması üzerine Özhaseki, yasa taslağında yer almadığını ancak siyasi iradeye böyle bir teklif yapılabileceğini kaydetti.
Belediye başkanlarının, belediyelerinin öz gelirlerini artırıcı yönde kendilerini zorlamaları gerektiğini ifade eden Özhaseki, kendi belediye başkanlığı döneminde bu yönde yaptığı icraatları örnek gösterdi.