Bahçeli: Zalimlerin Figüranlarına Boyun Eğmeyeceğiz

Türkiye terörle mücadele ederken suspus olan muhalefetin seçim yaygarası koparmak için kuyruğa girdiğine dikkat çeken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, projesi olmayan ve bal yapmaz arı gibi vızıldayan muhalefetin seçimlerin 2023 Haziran'ında yapılacağını artık anlaması gerektiğini belirterek, Türk Milletinin milli varlığından rövanş ve intikam almak isteyenlerin oyunlarını bozacaklarını ve zalimlere figüranlık yapan kokuşmalara asla boyun eğmeyeceklerini söyledi.

 

TÜRKİYE TERÖRLE MÜCADELE EDERKEN MUHALEFETİN DESTEĞİ YOK

 

Türkiye, terörle mücadeleyi ve küresel emperyalizme direncini hamd olsun imanla ve muazzam bir iradeyle sürdürmektedir. Ancak CHP Genel Başkanı’nın gündemi bambaşkadır. Ülkemizin yüksek mücadelesine en küçük desteği yoktur. Devamlı üç maymunu oynamakla meşguldür. Kılıçdaroğlu’nun hangi ülkenin siyasetini yaptığını, kimin hesabına çalıştığını, kimlerin dümen suyunda çırpındığını aziz milletimiz doğal olarak merak etmekte ve haysiyetli bir izah beklemektedir. Diğer zillet partilerinin ne söyledikleri, neyi önerdikleri, Türkiye’nin yanında mı karşısında mı hizalandıkları hakikaten de muammadır. Ülkemizin en kritik döneminde CHP kayıptır, diğer marjinal zillet partileri su kaynatmış ve kenara çekilmişlerdir. 

 

BEĞENSENİZ DE BEĞENMESENİZ DE SEÇİM 2023 HAZİRAN AYINDA YAPILACAK

 

Sırayı erken seçim yaygarasının koparılması alınca hepsi kuyruğa girmektedir. Bunlar bir süre sonra söyledikleri yalanlara kendileri inanacak kadar da akıl ve zeka yoksunu olduklarını her seferinde ispat etmektedir. Beğenseler de beğenmeseler de seçim zamanında yapılacaktır, o demokratik randevunun tarihi ise 2023 yılının Haziran ayıdır. Gerçekte milli güvenlik sorunu olan zillet ittifakının boşuna kurduğu bir komisyon vasıtasıyla seçim güvenliğiyle ilgili çağrıda bulunması ve yaptığı sözde çalışmayı kamuoyuyla paylaşması tam bir pişkinlik ve çelişkidir. Bunlar seçim güvenliğini sağlama yetkisini nereden almayı düşünmektedir? Bu devletin hakimi varken, savcısı varken, polisi varken, jandarması varken, zillet ittifakı sandık güvenliğini hangi vasıtalarla sağlamanın peşindedir? Yoksa bizim bilmediğimiz bir hazırlıkları mı söz konusudur? Mesela dağdan indirecekleri teröristleri sandık başına mı dikecekler? Güvenliği bölücülere mi havale edecekler?

 

PROJESİ OLMAYAN MUHALEFET BAL YAPMAZ ARI GİBİ VIZILDIYOR

 

Birbirine benzemeyen partilerin ittifakıyla vücut bulan zillet bedeni, taşınması çok külfetli siyasi bir ağırlık haline gelmiştir. Bunların elle tutulacak hiçbir projesi yoktur. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ezberi dışında söyledikleri ikinci bir şey yoktur. Türkiye’ye inançları yoktur. Türk milletine mensubiyet ve muhabbetleri yoktur. Henüz kimi Cumhurbaşkanı adayı gösterecekleri de derin bir anlaşmazlık ve tartışma konusudur. Sayın Kılıçdaroğlu, bal yapmayan arı gibi vızıldamayı bırak, mertsen çık söyle, adamsan kararını açıkla, aday mısın? Değil misin? Neden susuyorsun? Niçin duruyorsun? Neyi bekliyorsun? Hangi mantıkla keçeyi suya atıp çıkan yerlerini taşlıyorsun? Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı olacak yürek sende var mı onu söyle? Gözün kesiyor mu ondan bahset? Er meydanına çıkabilecek cesaretin var mı onu ifade et? Cumhurbaşkanı adayını belirlemekten dahi aciz bir zihniyete ve siyaset köhneliğine aziz milletimiz hiç prim verir mi? Böylesi bir dağınıklığa, böylesi bir çarpıklığa, Cumhurbaşkanı’nın yetkilerini protokole bağlamayı düşünen siyaset ve hukuk cahillerine Türkiye’nin geleceği emanet edilebilir mi?

 

ADAYLIĞA HEVESLİ OLANLAR

 

Kılıçdaroğlu aday olup olmayacağıyla ilgili kesin bir dil kullanmasa da, buna çok hevesli, çok istekli ve çok iştahlı olduğu herkesin malumudur. Ne var ki, masanın altında ve üstünde sabitlenen zillet ortaklarından hala vize çıkmamış, dar alanda kısa paslaşmalar, mevzi mücadeleler, marazi cepheleşmeler günbegün kökleşmiştir. Kılıçdaroğlu aday olursa, bu adaylığı yeminli Türkiye düşmanlarının telkin ve tembihiyle gerçekleşebilecektir. Kılıçdaroğlu, terörist Demirtaş için adaylığa hazırdır. Kılıçdaroğlu, Sorosçu Osman Kavala için adaylığa gönüllüdür. Kılıçdaroğlu FETÖ’cüleri eski görevlerine iade etmek için adaylığa heveslidir. Kılıçdaroğlu, Türkiye’yi şikayet ettiği yabancı ülke sefirlerinin talimat listesini yerine getirmek, Biden’ı memnun etmek için adaylığa sıcaktır.

 

MUHALEFETİN ÖNCELİĞİ TÜRKİYE DEĞİLDİR

 

Bu zat önceliğimiz Türkiye diyor. Bu sözüne aslında kendisi bile inanmıyor. Sayın Kılıçdaroğlu ne senin ne de ittifak ortaklarının önceliği Türkiye değildir, hiç de olmamıştır. Bize hikaye anlatmayın, sizi bilen biliyor, Türk milleti topunuzla birlikte sandık başında hesaplaşmak için sabırsızlanıyor. Terörle mücadelemiz kararlılıkla icra edilirken, yeni bir harekatın eli kulağındayken, Kılıçdaroğlu’nun Terörle Mücadele Yasası’nı yumuşatma sözü vermesi işbirlikçiliğin ve Batı’nın namına siyaset yaptığının belgesi ve tescilidir. Sayın Kılıçdaroğlu, Terörle Mücadele Yasası’nın neresinden rahatsızsınız? Bu yasayı uluslararası hukuk normlarına göre nasıl şekillendireceksiniz? AB’nin her yıl hazırladığı İlerleme Raporu’nda Türkiye’nin bu yasa nedeniyle eleştirilmesine sahip mi çıkıyorsunuz? Terörle mücadeleden geri mi dönelim? Silahı bırakan terör örgütü değil de, Türkiye mi olsun? Bu kapsamda, CHP’li Maltepe Belediyesi tarafından 4-5 Haziran 2022 tarihinde düzenlenen, “Yeni Dönemde AB ve Türkiye Forumu”nda belirlenip kamuoyuna açıklanan sonuç bildirgesi Kılıçdaroğlu ve zihniyetinin utanç ve teslimiyet belgesidir. 

 

BİZ BU OYUNU BOZARIZ

 

İnançla haykırıyorum ki, zillet ittifakının, tarihi vakarımızdan ve milli varlığımızdan rövanş ve intikam almaya gücü yetmeyecektir. Biz bu oyunu bozarız, zalimlere figüranlık yapan kokuşmalara asla boyun eğmeyiz. MHP olarak önemle ve altını kalın bir şekilde çizerek ifade ediyoruz ki: Türkiye Cumhuriyeti adıyla ve üniter devlet çatısı altında, Türk milleti kimliği ile beraberce yaşayabilmemizin asgari kuralları 29 Ekim 1923 tarihinde Atatürk ve kurucu kahramanlar tarafından konulmuştur. Bu tarihi gerçeği değiştirmek hiç kimsenin harcı olamayacaktır. Başkentimizin Ankara, dilimizin Türkçe, bayrağımızın ay yıldızlı al bayrak, milli marşımızın İstiklal Marşı olduğu belirlenmiş ve Anayasamız tarafından da güvence altına alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti, ülkesiyle, milletiyle bölünmez bir bütündür, egemenlik unsurları itibariyle tektir, milli ve üniter bir devlettir.

 

BUNLAR BİZİM KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZDİR

 

Türk milleti tarihi ve kültürel kökleri bakımından birdir, diridir, çelik gibi sağlamdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu, istiklâl mücadelemizin taçlandırılmasıdır. Ay yıldızlı al bayrağımız şehitlerimizin örtüsü, bağımsızlığımızın,  egemenliğimizin, birlik ve beraberliğimizin sembolüdür. İstiklal Marşımız, bu onurlu mücadelenin kahramanlık destanıdır ve o günlerin aziz hatırasıdır. Milli birlik ve bölünmez bütünlüğümüzün dayandığı temeller tek devlettir, tek millettir, tek vatandır, tek bayraktır, tek dildir. Biz bu kutlu değerleri ve kutsal emanetleri, göstermeye ant içtiğimiz yüksek fedakârlıkla, kararlılıkla, milli şuur ve millet sevgisiyle korumaya ve geleceğe taşımaya yeminliyiz. Bunlar, bizim varlık ve yaşama nedenlerimiz, kırmızı çizgilerimizdir. Bizim diyalog zeminimiz ancak bu kurucu ruha ve kurtuluş felsefesine saygı ve riayetle mümkündür.

 

AKLINIZI BAŞINIZA ALIN TÜRK MİLLETİNİN AYRANINI KABARTMAYIN

 

Bizim ayrılıkta, bölünmede, çözülmede, dağılmada, bölücü terörün ve Türkiye düşmanlarının dayatmalarında mutabakat aramamız, korkup sinmemiz asla ve asla mümkün değildir. Beklentimiz ve ümidimiz, devamlı olarak yaptığımız sağduyu ve kucaklaşma çağrılarının bu ilkeler etrafında cevap bulması, zillet ittifakının da aklını başına alıp milletimizin ayranını kabartmaktan mutlak surette kaçınmasıdır. Nitekim rüzgar eken, aynen ektiği yerde, ektiği zaman sadece fırtına değil, milli iradenin tufanını da biçmek durumunda kalacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken siz değerli milletvekili arkadaşlarımı saygılarımla selamlıyor, başarılarla dolu bir hafta geçirmenizi diliyorum. Sağ olun, var olun, Cenab-ı Allah’a emanet olun.