Kerkük Stratejisi: Kan ve Petrol !

ABD-Irak savaşı... Demokrasi vaadi , insan hakları vaadi , özgürlük vaadi... ABD'nin bu savaşta harcadığı 1 trilyon doların ve ölen 4.500 askerin karşılığı ; Ölen Iraklı sayısı 1,5 milyon , bir o kadar yaralı ve sakat kalan insan... ABD askerlerinin tecavüzüne uğrayan Iraklı kadınlar ( utanarak söylüyorum , çocuklar da var )... Kayıp olan ( utanarak söylüyorum , çoğunlukla satılan ) yaklaşık 4000 kadın. Namlunun ucunda yaşayan , salgın hastalıklarla telef olan çocuklar... ABD askerlerinin atış talimlerinde hedef olarak koyduğu Kur'an-ı Kerim... Sonuç: "Yanlış istihbarat , özür dileriz." Demokrasi vaadi sunan ABD Irak'ı böldü. Bölmekle de yetinmeyip, etnik temel ve mezhep konularında insanları birbirine düşürdü. İnsan hakları, "Kan emici emperyalistler" tarafından zaten götürülemezdi. Tablo ortada. Ama özgürlük vaadi... Özgürlük vaadi Barzani ve çetesi peşmergeler için geçerli oldu. Saddam Hüseyin'in devrilmesinden sonra Irak'ta kaos çıkmış , Irak her gününü bombalı kanlı eylemler ile suikastler ile ateş altında geçirmiştir. Peşmerge destekli ABD askerleri Telafer'de , Tazehurmatu'da , Kerkük'te yaptığı kanlı katliamlar ile Irak'taki Türkmenleri sindirmiştir. Barzani ve çetesi için Kuzey Irak'ta " federal " bir zemin hazırlayan ABD , bölgesel kuklasını örtülü süslemeye devam ediyor. ABD'nin Irak'tan askerlerini çekmiş olması BOP oyununu bitirmediği anlamına gelmiyor. ABD, yerine tayin ettiği yönetici kadroları ile bu kanlı oyununu sürdürmekte. Tüm bu oyunlar yürütülürken tıkanılan tek bir konu var ; Kerkük ! Kerkük; stratejik konumu , demografik yapısı ( seçimler için göçler ile sonradan karıştırılan bir yapı ) ve de zengin petrol kaynakları nedeniyle Irak için çok önemli bir şehirdir. Kerkük, bu nedenlerden dolayı işgalcilerin hedef tahtasında sürekli yer almıştır. ABD Kerkük'ü ve elbette ki başta petrollerini ele geçirebilmenin en uygun yolunu baskı , yıldırma ve "etnik temizlik" olarak belirlemişlerdir. Irak'ta yaşanan kaosta en büyük acıyı Türkmenler yaşamış , ABD-Peşmerge ortaklığı ile bölgede Türkmen varlığına son verilmek istenmiştir. Kerkük'te son kanlı eylem dün akşam saatlerinde yaşandı. Öncesinde yaşanan gelişmelerde Irak Bölgesel Kürt Yönetimi ile Irak Merkez Yönetimi arasındaki gerilim tırmanmış , peşmergeler , tanklar ve askerler konuşlandırılmıştı. Sonrasında yapılan ( 14 Aralık 2012 tarihli ) karşılıklı uzlaşmalar ile askerlerin çekilmesi kararına varılmıştı. Lakin son karar "bölgesel yönetime" kalmıştı. Belli ki, birileri bu kararı bozmakta ısrarlı. Belli ki, birileri Kerkük için hala ısrarcı. Belli ki, birileri kan ve petrol peşinde ! Tüm bu yaşananlarının karşısında AKP'nin hala sus kalması kabul edilebilir birşey değil ! Türk kelimesine alerjisi olan AKP'nin Kerkük için hiçbir çaba sarf etmemesinin, Kerkük'e sırtını dönmesinin, Kerkük'ü kan emicilere emanet etmesinin sebebi nedir ? Kukla Barzani ile dost oluşu, kongresinde şeref konuğu yapışı mıdır ? Kerkük'ün; Türkmen şehri oluşu mudur ? Kerkük'ün; bir Filistin, bir Arakan , bir Burma olmayışı mıdır ? Yoksa ABD'nin Kerkük'ü "Kilit bölge-petrol cenneti" olarak görmesinin oluşturduğu, korku hissi midir ? Hangisi ? Unutulmasın; Kerkük Türk'tür, Türk kalacaktır !