MHP'li Akçay: Filistin'e Barışın Yolu Türkiye'den Geçer

MHP'nin Filistin ile İsrail arasında yaşanan savaş ortamına bakışı ve Türkiye'nin Irak ve Suriye'ye yönelik Hava Harekatı konusunda, TBMM Genel Kurulu'nda konuşan MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Osmanlı Devleti'nin Filistin topraklarından çekilmesiyle başlayan kavga, kriz, kaos ve zulüm ortamının bölgede hala devam ettiğine dikkat çekerek, bölgeye barış ve huzur gelmesinin yolunun Türkiye'den geçtiğini söyledi. 

 

MHP'Lİ ERKAN AKÇAY'IN TBMM’DE YAPTIĞI KONUŞMA

 

Dört yüz yılı aşan bir süreyle Osmanlı Devleti hâkimiyetinde adalet ve huzurla yönetilen, Harem-i Şerif'imizin kalpgâhı Kudüs 9 Aralık 1917'de İngilizler tarafından işgal edilmişti. Millet Cemiyeti Konseyi 24 Temmuz 1922'de Filistin'deki İngiliz manda yönetiminin esaslarını belirledi. Ne zaman ecdadımız Filistin topraklarından çekilmişse işte o zaman kavga, kriz, kaos ve zulüm başlamıştır. O günden bugüne Filistin ve Kudüs kan ağlamaktadır. ABD'nin 6 aralık 2017'de Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması ve 14 Mayıs 2018'de Tel Aviv'deki ABD Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınmasından sonra bölgede barış umutları daha da azalmıştır. ABD Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınmasından sonra sivil ve masum Filistinlilere ateş ve ölüm yağmaya devam etmiştir. 

 

Hamas 7 Ekim 2023 Cumartesi günü İsrail'e düzenlediği Aksa Tufanı Operasyonu kapsamında binlerce füzeyi fırlatarak İsrail'e girmiştir. İsrail de bunu müteakiben Demir Kılıçlar Operasyonu'yla başta Gazze olmak üzere Filistin şehirlerinde sivillere binlerce bomba yağdırarak kanlı bir savaşı başlatmıştır. İki devletli çözüm gerçekleşmeden silahların susması, kanın durması, şiddet sahnelerinin son bulmasını mümkün görmüyoruz. Kimden gelirse gelsin, maksadı ne olursa olsun, kadın, çocuk ve yaşlı demeden, savunmasız insanların hedef alınması savunulamaz, sivil can kayıplarının haklı ve geçerli bir bahanesi de olamaz. İsrail yıllarca Filistinli kardeşlerimize zulmetmiştir. Dünyanın gözü önünde tarifi ve tahammülü olmayan insanlık suçları işlenmiştir. Uluslararası hukuk çiğnenmiş, Birleşmiş Milletler kararları yok sayılmıştır.

 

MHP olarak Filistin ile İsrail arasındaki ağırlaşan bu sorunlara ve savaş ortamına bakışımız açıktır ve şu şekildedir: Öncelikle, derhâl ateşkes tesis edilmelidir. Taraflar eş zamanlı olarak itidalli, sükûnetli ve aklıselim bir çizgiye gelmelidir. Hükûmetin yapıcı, dengeli ve sorumlu duruşunu destekliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın diplomasi ve diyalog kanallarının aktif hâle getirilmesine yönelik atacağı adımlar mutlaka desteklenmelidir ve Birleşmiş Milletler acilen devreye girmelidir. Uluslararası toplum ve kuruluşlar sorumluluklarını yerine getirip şiddeti ve savaşı önleyerek barışı tesis etmek yerine kargaşa, kaos, şiddet ve savaştan beslenmektedir. Türkiye uluslararası arenada yürüttüğü dengeli politikalarla ve yürüttüğü ikili ilişkilerle diplomasiye ve barışa şans tanımaktadır. Dolayısıyla barışın yolu Türkiye'den geçmektedir. Türkiye; Suriye, Libya, Irak, Karabağ meselesinde, Rusya-Ukrayna krizinde olduğu gibi Filistin meselesinde de dünyanın umududur.

 

İkinci olarak, Filistin ile İsrail arasındaki çatışmaların bölgesel bir nitelik kazanmadan, hatta küresel alana sıçrama ihtimalini de hesaba katarak taraflar arasında barış görüşmelerinin ortamı süratle inşa edilmelidir. Üçüncü olarak, bağımsız, egemen, siyasi ve toprak bütünlüğünü tescillemiş, 1967 sınırları dâhilinde başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin tanınması ve temelinin atılması ertelenemez, geciktirilemez bir mecburiyettir.

 

Dediğimiz gibi, kanaatimiz odur ki barışın yolu Türkiye'den geçmektedir ve bütün yollar Ankara'ya çıkar. Dünyanın 6K problemi vardır: Kudüs, Kıbrıs, Kırım, Kerkük, Kaşgar ve Karabağ. Karabağ çok büyük ölçüde çözülmüştür, diğerleri de çözülürse dünya çok daha huzurlu bir yer hâline gelecektir. 

 

TÜRKİYE'NİN IRAK VE SURİYE'YE YÖNELİK HAVA HAREKATI

 

1 Ekim 2023'te Ankara'daki hain saldırı girişimi sonrasında 1, 3 ve 4 Ekimde Irak'ın kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik harekât başlatıldı. Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan 4 Ekimde "Özellikle Irak ve Suriye'de PKK-YPG'ye ait bütün altyapı, üstyapı tesisleri, enerji tesisleri bundan sonra güvenlik güçlerimizin, Silahlı Kuvvetlerimizin, istihbarat unsurlarımızın topkeyûn meşru hedefidir. Üçüncü tarafların PKK-YPG'li tesislerden ve şahıslardan uzak durmasını tavsiye ediyorum." demiştir. Özellikle Irak ve Suriye'de terör örgütlerine ait altyapı, üstyapı tesisleri, enerji ve finansman kaynakları da açıkça hedef listesine alınmıştır. PKK ve YPG'ye ait olan tesislerde bulunan ve teröristlerin yanında yer alan üçüncü şahısların da hedef olduğu ifade edilmiştir.

 

Sayın Fidan'ın açıklamasından sonra, 5, 6, 8 ve 9 Ekimde Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine kapsamlı operasyonlar yapılmıştır. Irak ve Suriye'nin kuzeyine yapılan operasyonlarda terör örgütüne ait çok sayıda hedef ile örgütün yararlandığı gelir kaynakları ve tesisler imha edilmiş ve çok sayıda terörist de etkisiz hâle getirilmiştir. Pençe-Kilit bölgesinde devam eden terörle mücadele operasyonunda şehit olan İstihkâm Uzman Çavuş Mehmet Emre Teke'ye Cenab-ı Allah'tan rahmet, yakınlarına ve aziz milletimize başsağlığı diliyoruz. Türkiye, adı ne olursa olsun, hangi kılığa girerse girsin son terörist yok edilene ve destekçileri de hak ettiği cezayı alana kadar terör örgütleriyle mücadelesini kararlılıkla yürütecektir.