Seyfettin Yılmaz:AKP/Ömer Çelik Adana’ya Kan Kaybettirdi
MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, AKP İktidarı ve Ömer Çelik'in uyguladığı politikaların Adana'ya kan kaybettirerek Adana'nın geri kalmasını sağladığını söyledi.
Ekspres Gazetesi Haber Müdürü İnci Gül, yılın son günlerinde, MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz ile yaptığı röportajda, Adana'nın proplemlerini gündeme taşıdı. Adana'da medyaların susturulmaya çalışıldığı, iktidara muhalif olanların seslerinin kısıldığı bir ortamda, Gazeteci İnci Gül'ün muhalefetin güçlü sesi MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz ile yaptığı röportajın önemi büyüktür.
Ekspres Gazetesi'nde yazarlık yaparken Haber Müdürü olan İnci Gül'e, yeni görevinin hayırlı ve uğurlu olmasını diliyoruz. Köşe Yazarlığı yaptığı dönemdeki başarılarının, Haber Müdürü olarak devam etmesini temenni ediyoruz.
MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, Adana’nın son yılda kan kaybettiğini belirterek, AKP Hükümeti’nin Adana’ya, hak ettiği değeri ve yatırımları sağlamadığını ileri sürdü.
MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, Adana’nın son yılda kan kaybettiğini belirterek, AKP Hükümeti’nin Adana’ya, hak ettiği değeri ve yatırımları sağlamadığını ileri sürdü.
Seyfettin Yılmaz, Adana’nın kalkınabilmesine yönelik projeler hazırladıklarına dikkat çekerek, “Çukurova’yı pilot bölge ilan edelim. Türkiye’yi, Avrupa’yı hatta dünyayı doyurabilecek bir potansiyele sahip Adana’yı, bilişim sistemi ile verimli hale getirelim. Yeter ki doğru tarım politikaları uygulayalım.
Adana’yı dünya ile yarışabilecek bir kent haline getirebilmek, 3-4 projeyle mümkün. Bu projeler de hazır. Yeter ki onları uygulayacak irade olsun. İnşallah, bunlar da MHP iktidarına nasip olacak” dedi.
AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Ömer Çelik’e gönderme yapan MHP’li Yılmaz, “AKP’nin iktidarıyla beraber başlayan süreçte Adana, kan kaybetmeye başlamış.
Başbakanın gözü, kulağı, sağ kolu aynı zamanda Başdanışmanı ve Genel Başkan Yardımcısı, ‘Adanalıyım’ diyecek ve Adana bu içler acısı pozisyonda olacak. Adana hiçbir kamu yatırımlardan pay almayacak. Adanalının bunu sorgulaması lazım. Adana, kendisine hizmet edenleri el üstünde tutar” diye konuştu..
Seyfettin Yılmaz’dan hükümete veryansın
Ankara’nın soğuk havasına rağmen sıcak ve samimi geçen röportajlarıma MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz ile devam ettim. Seyfettin Beyi telefonla aradım. “Adana’dan hemşerim gelmiş” diyerek, 5 dakika sonra TBMM Basın ofisi önünde buluştuk. “Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım” dedim ama Seyfettin Yılmaz’a dokunan, bin ah işitir. Kendisi için mi, elbette Adana içindi. Çalışkanlığı ile ön plana çıkan Seyfettin Yılmaz ile Adana’yı, Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olup olmayacağını konuştuk.
MHP Genel Başkanlığı seçiminde Koray Aydın’ın listesinde sizin adınız da yer aldı. Bilginiz dahilinde mi adınız yazıldı?
Bu konu Adana’da spekülasyon konusu da yapıldı. O nedenle bu konuya çok fazla girmek istemiyorum. Adana’da bir deyim vardır; “Abdestimizden şüphemiz mi var ki namazımız sorgulansın.” Bunu sorgulayanlara cevap olsun diye söylüyorum. Bir kere benim Koray Aydın ile Genel Başkan adayı olduğu süre içerisinde kesinlikle bir milimlik dahi temasım olmamıştır. Merkez Yürütme Kurulu noktasında böyle bir ne isteğim, ne de talebim olmamıştır. Diğer tarafta olduğu gibi Genel Başkanımız sayın Devlet Bahçeli’nin listesinde de herhangi bir talebim olmamıştır. Benim önceliğim milletvekili olarak seçildiğim ile hizmet edebilmenin gayreti içerisinde yoğun bir şekilde bulundum. Zaten Koray Aydın’a listede yazılı 6 milletvekilinin bilgisi dahilinde yazılıp yazılmadı sorulduğunda, “Ben bu milletvekillerini bilgisi dahilinde yazmadım. Ama ben kazanabilecek bir liste ile ortaya çıktım. Ve Meclis’te çalışkanlığı ile ön plana çıkmış, bölgelerinde sevilen milletvekillerini de bilgilerinin dışında yazdım” diye yanıt vermiş. Bu kadar net ifade kullanılan yerde bunu spekülasyon yapmanın, tartışmanın hiçbir mantığı yoktur. Sayın Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli de bu konuda yazılan 6 milletvekilinin ve kadın kolları başkanının MYK’ya yazıldığını çok iyi bildiğini de heyetlere, Adana heyetine de ifade etmiştir.
Milletvekilliği öncesinde de, sonrasında da adınızdan çalışkanlığınız ile söz ettiriyorsunuz. Kısa sürede Ankara’ya da alışmışsınızdır.
Ankara’nın yabancısı değilim. Ankara’da devletin nasıl işlediğini, kurumların, bakanlıkların nasıl işlediğini çok iyi bilen birisiyim. Geçmiş yıllarda Orman Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Sanayi Bakanlığında görev almış bir bürokrat olarak, bürokrasinin yapısını iyi bilmenin avantajlarından istifade ettiğimi söyleyebilirim. Bürokraside çeşitli yerlerde arkadaşlarımızın olması bize gelen taleplerin karşılanması noktasında ciddi avantajlar sağladığını biliyorum. Ama yapım itibariyle şunu ifade etmek istiyorum. Bürokraside icracı görevlerde bulundum. İcracılığı seven bir yapıya sahibim. Milletvekili olarak da, 1 yıllık çalışmaları Adana kamuoyu ile paylaştım. Meclis araştırma önergeleriyle, soru önergeleriyle kanun teklifleriyle, Mecliste yaptığım konuşmalarla bu süre içerisinde bir milletvekili ne kadar aktif olması gerekiyorsa o kadar aktif oldum. Adana’nın bütün konularını, bütün sıkıntılarını, sorunlarını ve çözüm yollarıyla beraber Meclis Genel Kurulu’na taşımış bir milletvekili olarak sorumluluklarını yerine getirmenin gayreti içerisinde olduğumu düşünüyorum.
MHP’den Adana Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için isminiz geçiyor. Aday gösterilmeniz söz konusu mu?
Bana sorulduğunda, “neden olmasın” dedim. Çünkü Orman Bölge Müdürlüğü yapmam nedeniyle Adana’nın ilçelerini ve köylerini çok iyi tanıyan birisiyim. 1,5 yıl ASKİ Genel Müdürlüğüm süresi içerisinde Adana’nın her sokağına, mahallesine inmiş. Bürokratlık dönemimden dolayı Adana’nın sorunlarını, sıkıntılarını çok iyi bildiğimi düşünüyorum. Benden ziyade vatandaşlardan çok büyük bir talep geldi. Fakat bizim bu noktada yetiştirilme ve geldiğim kültür itibariyle görev verilirse, Adana’da bize bir ihtiyaç varsa, milletimiz 4 yıllığına milletvekili görevi vermiş. Ama Genel Merkezimiz, “yerel seçimlerde sana ihtiyaç var, bu seçimlere senle girmek istiyoruz” derse, en iyi şekilde aday oluruz ve en iyi şekilde çalışma yaparız. Bu konuda da çok iddialıyım.
TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2013 Bütçesi nedeniyle söz aldınız. Özellikle Adana ile ilgili hangi soruna öncelik verdiniz?
Bütçe ödenekleriyle, programlarıyla Türk Milletinin problemlerinin çözümüne yönelik bir bütçe değil. Bu bütçede işçi yok, emekli yok, öğretmen yok, atanamayan binlerce genç yok. Bu bütçede ciddi yatırımlar yok. Yılbaşından itibaren zamlarla açıkların kapatılmaya çalıştığı bir bütçe haline geleceğini hep birlikte göreceğiz. Çünkü ayakları yere basan bir bütçe değil bu bütçe. Türkiye ekonomisinin geldiği nokta itibariyle değerlendirildiğinde, Türkiye ekonomisi büyüyor diyorlar.
1923’leri, 1924’leri eleştiren bir Başbakan şunu çok iyi bilmelidir ki, Türkiye ekonomisi 1923-24’lerde dünyanın 6’ıncı büyük ekonomisiydi. Bugün 16’ıncı büyük ekonomisi. Sıcak parayla dönen Türk tarihinde hiç olmamış bir şekilde ithalatla büyüyen bir ekonomi ve sıcak parayla ayakta duran bir ekonomi. Şunu özellikle belirtiyeyim, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın yüzde 70’i yabancı sermayenin paraları ile dönüyor. Geçen yıl yüzde 40 civarında İstanbul Menkul Kıymetler Borsası para kazanmış. Böyle bir ekonomik sistemle ayakta durulabilir. Cumhuriyet tarihinin en büyük tesisleri; PETKİM, TÜPRAŞ buna benzer kar getiren tesisler satıldı. 430 bin hektar 2B arazisi, 1 milyon hektar hazine arazisi satılıyor. Sata sata ayakta durmaya çalışan, günü kurtaran bir hükümet ve sona gelindiğini görüyoruz. Bu bütçede Adana’ya verilen hiçbir şey yok.
AKP’nin Adana’ya hiç mi katkısı olmadı?
Adana, 1950’li yıllarda Türkiye’nin ilk sanayileşen illerinden bir tanesi. Çukurova gibi Türkiye’nin değil Avrupa’nın, dünyanın en mümbit tarım arazilerine sahip bir kent olması, içerisinden Seyhan, Ceyhan gibi iki ırmağın geçmesi dolayısıyla tarıma dayalı sanayiyle Türkiye’nin ilk sanayileşen kentidir. Bugün Adana’da, gerek Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinden hem tarımda, hem de sanayide çalışmak için çok yoğun bir göç almış Adana ve ticaretin merkezi haline gelmiş. Civar illerimizden Niğde, Kayseri, Gaziantep, Kahramanmaraş, Konya gibi illerde ticaret yapmak amacıyla bu kente yoğun akımlar olmuştur. Yani sanayinin, ticaretin, sanatın, kültürün, edebiyatın başkenti halini almış. Bu Yeşilçam filmlerine dahi konu olmuş. Bunu hepimiz biliyoruz.
1980-90’lı yıllara kadar bu şekilde gelinmiş. Fakat ne zamanki AKP’nin iktidarıyla beraber başlayan süreçte Adana, kan kaybetmeye başlamış. Adana, hak ettiği değeri ve yatırımları alamamış. 10 yılda Adana’ya hangi yatırım yapılmış? 2006 yılında Ceyhan –Yumurtalık Enerji İhtisas Bölgesi ilan edildi. Hatırlayalım o yılları; Cumhurbaşkanı, Başbakan geldi, “Ceyhan’a milyarlarca dolarlık yatırım yapılacak, binlerce insana istihdam sağlanacak” dendi, aradan 7-8 yıl geçti hala bir tane çivi çakılmadı. Bu bölge tarımın başkenti, sanayinin başkenti. Adana’nın 169 km.lik bir sahile sahip bir kent olduğunu hiç kimse bilmiyor. Bu sahilin 44 kilometresi dünyanın en güzel kumsalına sahip. Kuzeyimizde de eko-turizme konu olan Toroslar, Hacer ormanları gibi dünyanın en güzel alanlarına sahip bir kent ne yazık ki hiçbir yatırım almaması nedeniyle bu hale gelmiştir. Adana’ya bir yatırım yapıldı da biz görmedik mi?
Sizce Adana neden kamu yatırımlarından faydalanamıyor?
Adana, 10 yıl içerisinde yapılan kamu yatırımlarında son sırada. Adana’yı teşvik yasasında avantajsız hale getirdi. Şimdi daha da kötü durumda. Hangi geleceği planlayan akıllı yatırımcı, başka iller sınırı içerisinde yatırım yaptığında bir sürü imkan sağlanırken Adana’ya gelip de yatırım yapar mı?
Sayın Başbakan, 2011 yılında İstasyon Meydanında sözler verdi. Verdiği sözlerden hangisi gerçekleşti. Sayın Başbakan, “6 ay içerisinde başlıyoruz” dedi, üzerinden iki yıl geçti. Stadyumun müjdesini verdiler, Karataş duble yolun müjdesini verdiler. Metronun 2. Etabını programa aldık dediler, inşallah uygulanır. Başbakanın gözü, kulağı, sağ kolu aynı zamanda Başdanışmanı ve Genel Başkan Yardımcısı, “Adanalıyım” diyecek ve Adana bu içler acısı pozisyonda olacak. Adana hiçbir kamu yatırımlardan pay almayacak. Adanalının bunu sorgulaması lazım. Adana, kendisine hizmet edenleri el üstünde tutar.
Mesajınız ne olacak?
Ben, milletvekili olduktan sonra bir çağrıda bulundum. Yakamızdaki parti rozetlerimizi bir kenara bırakarak Adana’nın bütün milletvekilleri bir araya gelelim. Adana’nın Valisi ile belediye başkanlarıyla birlik içerisinde Adana’nın sorunlarını ciddi manada masaya yatıralım, çözüm önerileriyle beraber hükümet nezdinde takipçisi olalım. Biz şu muhalefet anlayışı içesinde değiliz. Biz yanlışları söylüyoruz ama doğruları da alkışlayan ve projenin takipçisi olan bir milletvekili profili ortaya koymanın gayreti içerisinde bulunduk. İki defa basın toplantısı düzenledim. Defalarca çağrıda bulunmama rağmen karşılık bulamadım.
Sizin aracılığınızla bir kez daha çağrı yapıyorum. Bütün olumsuzluklara rağmen Adana ile ilgili 34-35 tane projeyi ortaya koyduk. Meclis kürsüsünde dile getirdim ve ilgili bakanlıklara sundum. Hatta bunlardan bir tanesi Çukurova’yı pilot bölge ilan edelim. Türkiye’yi, Avrupa’yı hatta dünyayı doyurabilecek bir potansiyele sahip Adana’yı, bilişim sistemi ile verimli hale getirerek,. Yeter ki doğru tarım politikaları uygulayalım. 44 km.lik kısmı turizm alanı ilan edilerek, Ortadoğu’nun, Avrupa’nın turizm kapısı haline getirelim dedik. Yine sağlık turizmi özellikle çok önemli. Ortadoğu’da çok ciddi ihtiyaç var. Ciddi yatırımlar yapıp, sağlığın merkezi haline getirelim. 2006 yılında söz verilen BTC Hattını, o bölgeyi enerji ihtisas bölgesi haline getirerek, ikinci Roterdam yapalım, bunu gerçekleştirelim.
Bunları hayata geçirdiğinizde Adana, 1-2 yıl içerisinde geçmiş yıllarda olduğu gibi Türkiye’nin en önemli kenti haline getiririz. Çünkü dünyada gelinen nokta itibariyle kentler yarışıyor. Adana’yı da dünya ile yarışabilecek bir kent haline getirebilmek, 3-4 projeyle mümkündür. Bu projelerde hazır. Yeter ki onları uygulayacak irade olsun. İnşallah, bunlar da MHP iktidarına nasip olacak.