TBMM Başkanvekili Celal Adan: Bizi Mecbur Etmeyin

Türkiye'nin Kürtlerin ülkesi olmadığını iddia ederek Anayasa'da değişiklik yapılmasını isteyen terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HEDEP Van Milletvekili Sinan Çiftyürek'e ve savaş suçu işleyen İsrail'in Filistinlilere yönelik yaptığı katliamlara tepki gösteren TBMM Başkanvekili ve MHP İstanbul Milletvekili Celal Adan, İsrail'in katliamlarının durdurulması noktasında tarihin ve coğrafyanın Türkiye'yi göreve çağırdığını belirterek, Türkiye'de olmayan sözde Kürdistan tanımlaması yapanlardan kendilerini her seferinde açıklama yapmaya mecbur etmemelerini istedi.

 

TBMM'DE SÖZDE KÜRDİSTAN TARTIŞMASI YİNE AÇILDI  

 

Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisindeki bir bölgeyi sözde Kürdistan olarak tanımlama gayretini TBMM Genel Kurulu'nda ısrarla sürdüren Yeşil Sol Parti Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ve YSP Milletvekillerine tepki gösteren MHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, Kürdistan tanımlamasının bir politika çerçevesinde sistemli bir şekilde yapılmaya çalışıldığını belirterek, TBMM İçtüzük hükümlerinin uygulanmasını talep etti. 

 

Terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı olan Partilerin Milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisindeki bir bölgeyi sözde Kürdistan olarak tanımlama gayretini TBMM Genel Kurulu'nda ısrarla sürdürmeye devam ediyor. TBMM'nin geçen haftaki toplantısında, Yeşil Sol Parti'nin; Hakkari Milletvekili Vezir Coşkun, Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan ve Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş'ın konuşmalarında, sözde Kürdistan tanımlaması yapılmıştı. Meral Danış Beştaş, ifadeyi siyasi bir kavram olarak değil sosyolojik, tarihsel, aynı zamanda coğrafi bir kavram olarak kullandıklarını söyledi. Yeşil Sol Parti'li Milletvekillerine tepki gösteren MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, sözde Kürdistan tanımlamasını bir politika çerçevesinde sistemli bir şekilde yapmaya çalışan Yeşil Sol Parti'li Milletvekillerine TBMM İçtüzüğü hükümlerinin uygulanmasını istemişti.

 

Sözde Kürdistan tanımlaması yapan Milletvekillerinin 'kürdistan neresidir?' sorusuna 'Kalbimdedir' diyerek kaçamak cevaplar verdiğini hatırlatan MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, ''Ben isterdim ki 'kürdistan' denildiği yerde demagojik bir cevap yerine 'kürdistan şurasıdır' diye de bir çıkıp söyleyin de anayasal düzene nasıl bağlı olduğunuzu ondan sonra konuşalım.'' demişti. 

 

1990'dan bu yana sürekli isim değiştiren terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı olan partiler, son olarak Yeşil Sol Parti ismini HEDEP olarak değiştirdi. MHP'li Muhammed Levent Bülbül'ün 'Sözde Kürdistan'ın neresi olduğunu söyleyemiyorlar' sözlerine cevap verircesine konuşan HEDEP Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, Doğu ve Güneydoğu bölgesini  kürdistan olarak tanımladıklarını belirterek, dilinin altındaki baklayı çıkarıp konuyu Anayasa tartışmasına bağladı. MHP yine tepki gösterdi. İşte o tartışmalar.

 

HEDEP MİLLETVEKİLİ SİNAN ÇİFTYÜREK'TEN SÖZDE KÜRDİSTAN TANIMLAMASI

 

Terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HEDEP Grubu adına TBMM Genel Kuruluna konuşan Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, ''Resmî adıyla Doğu ve Güneydoğu, bizim şeyimizle kürdistan bölgesine istikrarın gelmesi lazım, savaşın son bulması lazım. Türkiye’nin 2053 hedefine varmasını istiyorsanız başta Kürt meselesinin demokratik çözümünü hedefleyin. Gündemde yeni bir Anayasa var, bu Anayasa’nın olmazsa olmazı. Kürt var, Kürt’ün ülkesi yok. Anayasa’da varlığını niye kabul etmiyor? Bu oyuna son vermemiz lazım.'' dedi. 

 

CELAL ADAN'DAN SÖZDE KÜRDİSTAN TANIMLAMASINA TEPKİ

 

Türkiye'nin Kürtlerin ülkesi olmadığını iddia ederek Anayasa'da değişiklik yapılmasını isteyen terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HEDEP Van Milletvekili Sinan Çiftyürek'e tepki gösteren TBMM Başkanvekili Celal Adan, ''Sayın milletvekilleri, İç Tüzük'ün 161'inci maddesinin (3)'üncü fıkrasında Türkiye Cumhuriyeti ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü esasında Anayasa'da da düzenlenen idari yapısına aykırı tanımlamalar yapmak yasaklanmıştır. Her seferinde böyle bir açıklama yapmamıza bizi mecbur etmeyiniz. Türkiye'de 'kürdistan' diye bir yer yoktur.'' dedi. 

 

CELAL ADAN'DAN İSRAİL'İN DURDURULMASI KONUSUNDA DİKKAT ÇEKEN AÇIKLAMA

 

TBMM Genel Kurulunda birleşimi açarken savaş ve insanlık suçu işleyen İsrail'in Filistinlilere yönelik yaptığı katliamlara tepki gösteren TBMM Başkanvekili Celal Adan, İsrail'in katliamlarının durdurulması noktasında tarihin ve coğrafyanın Türkiye'yi göreve çağırdığını belirterek, Gazi Meclis'in mazlumların yanında, zalimlerin karşısında olmaya devam edeceğini söyledi. TBMM'nin emperyalizme karşı ezilenlerin kurtuluş umudu olduğunu belirten Celal Adan, konuşmasında şunları söyledi: 

 

Gazze'de yaşanan insanlık dışı hadiseler bütün dünyanın gözü önünde şiddetini artırmaktadır. İsrail bir devletten ziyade bir katliam şebekesi gibi davranmaktadır. Tarihi ve dinî bağları sebebiyle Türk milleti bütün yüreğiyle Gazze'de olan biteni takip etmektedir. Türkler mazilerinin hiçbir döneminde savaştan çekinen bir millet olmamıştır fakat bizim inancımız mazlumların gözyaşını akıtmak için değil, zalimin yeryüzünden silmek için savaşmayı emreder. Asya bozkırlarından Avrupa içlerine kadar uzanan şanlı devletimiz daima bu cesaret ve iman üzerinden dört nala koşmuştur. Dünyanın neresinde bir mazlumun feryadı yükselse Türk milleti elini oraya uzatmıştır.

 

Beş yüz yıl önce engizisyon zulmünden kaçan Yahudileri bu topraklara getiren Türk'ün şefkatidir. Osmanlı bakiyesi Yahudilere Türk pasaportu veren, Nazilerden kurtaran diplomatlarımız aynı iradesinin temsilcileridir. Milletimiz insanlığın ortak vicdanı adına yapılması gerekeni tarihi boyunca yapmıştır. Dünün mazlumları bugünün zalimleri olduğunda da aynı tavrı sergilememiz bizim için mecburiyettir.

 

Kudüs, Selçuklu Kartalı'nın kanatları altına girdiğinde pek çok Anadolu şehri daha fethedilmemiştir. Selahaddin Eyyubilerin, Yavuz Sultan Selimlerin o diyarın her köşesinde izi, her adımında mührü durmaktadır. Oraları bazılarının söylediği gibi "Orta Doğu bataklığı" değil, bizim medeniyetimizin bir parçasıdır. Bu yüzden yükselen feryatlar ciğerimizi yakmakta, yüreğimizi delmektedir. Türk devletinin barış için gösterdiği çaba herkesin gözünün önündedir. Türkiye'nin bu hususta talip olduğu şey: Ölüm tüccarlığı üzerinden menfaat temini değildir, Türkiye barışın koruyucusu ve sözcüsü konumundadır. Fakat dünya devletlerinin desteğiyle güç sarhoşluğuna kapılanlara, masumların gırtlağına çökenlere "Dur!" diyecek biri varsa o da şüphesiz Türk milletidir. İnsanlık suçu işlerken Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılık Ofisinin sessizliği tarihe kara bir leke olarak geçecektir.

 

TBMM küresel işgalcilerin tamamına karşı çıkarak elde edilen millî zaferimizin mimarıdır. Bu Meclis yüzyıl önce olduğu gibi, bugün de emperyalizme karşı ezilenlerin kurtuluş umududur. Bebeklerin bombalarla katledildiği bir dünya düzeni Türk milletinin kabul edebileceği bir sistem değildir. Bu düzene karşı çıkmak da bu katliama karşı koymak da bizim için şereftir. Tarihimizin ve coğrafyamızın bize çağırdığı vazife bellidir. Gazi Meclis mazlumların yanında, zalimlerin karşısında olmaya devam edecektir.