Balyoz Kararıyla AKP-PKK Türk Askerinden Rövanş Aldı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Gerçek suçlular, bölücü hainler, yolsuzluğa batanlar ve çeteler her yeri kaplamışken siyasi dürtü ve emellerle hareket eden yargının TSK’dan intikam almak için sıraya giren fırsatçılara destek vermesi tarifi olmayan bir yanlıştır.'' dedi.
MHP lideri Bahçeli, ''Balyoz Harekat Planı Davası'' hakkında Yargıtay Dokuzuncu Dairesi'nin aldığı kararla ilgili yaptığı açıklamada, ''Engin Alan’ın da yer aldığı 237 kişinin cezaları onanmakla kalmayıp; haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik de teyit edilmiştir. Saldırganlar, eli kanlı caniler dışarıda rahat rahat gezerken, mesela Sayın Engin Alan’ın 18 yıllık cezasının onanmasını hiç kimse izah edemeyecek ve bu rövanşist muameleyi hiç kimse unutamayacaktır.'' dedi.
MHP Milletvekili Özel Kuvvetler eski Komutanı emekli Korgeneral Engin Alan Paşa kendisini ziyaret eden Eşi Nevin Alan'a ''Yargıtay'ra gitmenize gerek yok. Beni asla bırakmazlar. Hakkımda verilen karar belli. O yüzden hiç gitmeyin. Orada kararı öğrenip kendinizi üzmeyin. Cezaevinde yatmak da vatani bir görevdir.'' dedi.
DEVLET BAHÇELİ'NİN BALYOZ DAVASI AÇIKLAMASI
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Balyoz Güvenlik Hareket Planı Davası 21 Eylül 2012 tarihinde sonuçlanmış, bu çerçevede çok düşündürücü ve vicdanen çok yaralayıcı bir tablo ortaya çıkmıştır. Söz konusu mahkeme; haklı-haksız, doğru-yanlış, suçlu-suçsuz ayrımını isabetle yapmadan yargılamaya konu olan kişilerin önemli bir bölümüne bol keseden ceza vermiş ve adaletin ruhunu ağır derecede incitmiştir.
İstanbul Milletvekilimiz Sayın Engin Alan başta olmak üzere, terörle mücadelede eşsiz kahramanlık ve başarılar gösteren saygın isimlere yargı kanalıyla uygulanan karartma kampanyasının ve darbeci suçlamasının hukukun objektifliğine hasar verdiği de ortadadır. Bu itibarla İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararları tartışmaya ve sorgulanmaya açık olmakla birlikte, inandırıcılığı ve milli vicdanlardaki karşılığı hemen hemen yok hükmündedir.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin adı geçen mahkemenin kararına yönelik ilk tepki ve değerlendirmesi 21 Eylül 2012 tarihli yazılı basın açıklamasıyla yapılmış olup her yönüyle kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Bilindiği üzere, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararını 7 Ocak 2013’de açıklamıştır. Bu aşamadan sonra sırayı Yargıtay aşaması almıştır. Nihayetinde Yargıtay 9. Ceza Dairesi yapılan müracaatları değerlendirmiş ve ulaştığı kararları bugün itibariyle açıklamıştır.
18 YILLIK CEZANIN YARGITAYDA ONANMASINI HİÇ KİMSE İZAH EDEMEZ
Bu kapsamda aralarında İstanbul Milletvekilimiz Sayın Engin Alan’ın da yer aldığı 237 kişinin cezaları onanmakla kalmayıp; haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik de teyit edilmiştir. Ayrıca Yargıtay 9.Ceza Dairesi, 88 kişinin mahkûmiyet kararını bozmuş, daha önce verilen beraat kararlarını onaylamıştır.
Baskı, telkin ve yönlendirme altında verilen mahkeme kararlarının Yargıtay nezdinde düzeltilmemesi milletimiz adına büyük bir kayıp ve handikaptır. Gerçek suçlular, bölücü hainler, yolsuzluğa batanlar ve çeteler her yeri kaplamışken siyasi dürtü ve emellerle hareket eden yargının TSK’dan intikam almak için sıraya giren fırsatçılara destek vermesi tarifi olmayan bir yanlıştır.
Saldırganlar, eli kanlı caniler dışarıda rahat rahat gezerken, mesela Sayın Engin Alan’ın 18 yıllık cezasının onanmasını hiç kimse izah edemeyecek ve bu rövanşist muameleyi hiç kimse unutamayacaktır. Her ne hikmetse milli ve manevi değerlere yönelik hakaretlere, Türk’lüğe yapılan saldırılara, hayat ve varlık haklarımıza karşı işlenen rezil suçlara hukuk sessiz, hukuk insanları hareketsizdir.
AKP GÜDÜMÜNDEKİ VİCDANLAR, DARBE DAVALARIYLA TÜRK ASKERİ İLE HESAPLAŞMIŞLARDIR
İktidarın gölge ve güdümünde kalmış vicdanlarıyla sözde darbe davalarını Türk askeriyle hesaplaşmaya çevirenler, aldıkları talimatla cezaevlerini masumlarla dolduranlar elbette bu vebalin altından kalkamayacaklardır. Ayrıca iktidarın dayatma ve tavsiyelerine müsait hale gelen bir yargı anlayışıyla milli birlik ve huzurun sağlanması, sosyal barış ve uyumun korunması düşünülemeyecektir.
Başbakan Erdoğan’ın 30 Eylül 2013 tarihinde ilan ettiği PKK paketinden kısa bir süre sonra, ömrünü terörün bitirilmesine adayan değerli komutanlara verilen cezaların onaylanması çok manidar bir rastlantı olarak da not edilmelidir. Bundan sonra, bağımsızlığını ve tarafsızlığını yitirmiş hukuk anlayışının milletimizin hayrına kararlar veremeyeceği, güven ve itimada layık olamayacağı kuşkusuzdur.
Milliyetçi Hareket Partisi tarafsız, adil, ahlaklı ve herkesin hakkını gözeten, herkese eşit mesafede bulunan bir hukuk zihniyetine hem hasret duymakta hem de saygı göstermektedir. Türkiye’nin en acil ihtiyaçlarından birisi de budur. Partimiz sahte ve üretilmiş delilerle çalkalanan, savunma hakkını ihlal eden birçok iddiayla baştan lekelenen ve kirlenen Balyoz Güvenlik Hareket Planı Davası’nın Yargıtay safhasında doğru, meşru ve makul bir karar çıkmadığına yürekten inanmaktadır.
ENGİN ALAN PAŞA: CEZAEVİNDE YATMAK DA VATANİ GÖREVDİR
Balyoz Soruşturması ve ardından açılan davanın karar gününde, bazı sanıkların yakınları Yargıtay'da, bazıları ise açık görüş olması nedeniyle eşlerinin yanındaydı. Çoğu, haklarında verilen kararı infaz koruma memurlarından öğrendi. Cezaları onaylananlardan Engin Alan Paşa "Cezaevinde yatmak da bir vatan görevi. Vatan sağolsun" dedi.
Darbeyi önlediği iddia edilen dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ile Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'a "gerçekten darbeyi önlediniz mi? Böyle bir darbe planı vardıysa siz niçin gereğini yapmadınız?" diye soru da yöneltilmedi. Beraat ettirilen sanıkların talepleri olmamasına rağmen sanki "etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyormuş gibi" haklarında karar verilmesi de ilginçti.
MİLLETVEKİLİ EŞİ ANLATIYOR
MHP'den milletvekili seçilen Özel Kuvvetler eski Komutanı emekli Korgeneral Engin Alan'ı, eşi Nevin Alan Salı günü Sincan F tipi cezaevinde ziyaret etti. Engin Paşa eşine, "Yargıtay'ra gitmenize gerek yok. Beni asla bırakmazlar. Hakkımda verilen karar belli. O yüzden hiç gitmeyin. Orada kararı öğrenip kendinizi üzmeyin. " dedi. Buna rağmen Nevin Hanım umutla Yargıtay'a gitti ancak karar Engin Alan'ın söylediğinden farklı değildi.
Nevin Alan, konuyu değerlendirirken, "Biz bu kararı başından itibaren bekliyorduk. Eşim de kararın bu şekilde çıkacağı yolunda bizi hazırladı. Biz de böyle bir karar çıkacağını kabullenmiştik. Zaten beraat kararı verilmiş olsa o zaman şok geçirirdim. Herkes şunu bilsin: ayaktayız, ayakta durmaya devam edeceğiz. Eşime destek olacağım. Hukuk alanında sonuna kadar savaşacağız. Kimseden korkumuz yok." dedi.
MİLLETVEKİLLİĞİ UMURUMUZDA DEĞİL
Engin Alan'ın milletvekilliğinin kararın kesinleşmesinden sonra düşürülebileceği konusunda ise Nevin Alan, "Milletvekilliği umurumuzda değil. Önemli olan Engin'in sağlığı. Çok şükür sağlığı iyi, morali iyi. Milletvekilliği ister düşürülsün ister düşürülmesin bu bizim için önemli değil" dedi.
Engin Alan'ın milletvekilliğinin düşürülebilmesi için hakkındaki mahkumiyet kararının TBMM Genel Kurulunda okunması gerekiyor. Cezaevinde bulunan BDP'li milletvekillerinden hüküm giyenler olmasına rağmen, bunlarla ilgili karar TBMM Genel Kurulunda okunmadığı için milletvekilliği devam ediyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Çanakkale ziyareti sırasında ayağa kalkmadığı için Başbakan tarafından miting alanlarında eleştirilen ve tutuklandıktan sonra "Onun gönderildiği yeri biliyorsunuz" diye Başbakanın sözlerini dikkate alınarak, Alan'ın milletvekilliğinin BDP'li milletvekillerinden önce düşürülebileceği belirtildi.