MHP'li Yıldırım: Türkler Beldesini Zillete Teslim Etmez

MHP Osmaniye İl Başkanı Yusuf Çomu'nun güven tazeleyerek yeniden seçildiği, Asri Mezarlık Yanı Konferans Salonu'nda düzenlenen MHP Osmaniye İl Teşkilatının 14. Olağan Kongresinde konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yaşar Yıldırım, Yerel Seçimlere yönelik verdiği mesajda, Türk’ten yana olanların hiçbir beldesini Zillete teslim etmeyeceğini söyledi. 

MHP'Lİ YAŞAR YILDIRIM'IN OSMANİYE İL KONGRESİNDE YAPTIĞI KONUŞMA

Suları vatan diye akan, Havası vatan kokan, Dağları vatan diye uzanan  Yiğitlerin diyarı, Türkmen obası Osmaniye’de olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Ülkücü Milliyetçi Hareket’in lideri, Bilge Liderimiz Devlet Bahçeli Beyefendi’nin de vatan kokan selamını getirdim, cümleten selamün aleyküm! Bundan yaklaşık 1500 yıl önce Harun Reşit’in uç beyi Faraç Bey, bu topraklarda kaleler zapt etti, dizliye diz, başlıya baş eğdirdi. Medreseler, hanlar, kervansaraylar inşa etti. Kadim medeniyetin çocukları bu topraklarda muhteşem medeniyetimizin, Türk İslam tarihinin ihtişamlı yıllarının temelleri bu topraklarda atıldı. Haçlılara karşı Türkmenler burada direndi, ittifak devletlerinin kanlı namluları burada durduruldu. 

Türk milliyetçiliğinin liderliğini yaparak Milliyetçi-Demokrasi-Kalkınma üçlemesinin mimarı, Lider Ülke Türkiye’nin teorisyeni, Türk Dünyasının Bilge Lideri Devlet Bahçeli bu iklimde yetişti. MHP, siyaset ve tarih sahnesine çıktığı günden beri, her türden ve şiddetten iftiraya, saldırıya, karalamaya maruz kaldı. MHP idamla yargılandı, hapsedildi, işkencelere tutuldu. 54 yılımızı hep bir mücadele ile hep büyük ve kutlu bir kavga ile geçirdik. Bugün de bu vatan kavgasının önderi lideri bu toprakların evladı Devlet Bahçeli’dir.

Türkiye’ye düşman olan Devlet Bahçeli’den rahatsızlık duymaktadır. Türk’e düşman olan Devlet Bahçeli’yi eleştirmektedir. Türk Dünyası’nın birleşmesinden huzursuz olan Devlet Bahçeli’nin varlığını hazmedememektedir. Hülasa Türkiye’nin güçlenmesinden rahatsız olan herkes bugün Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli üzerinden kinleri kusmakta, eteklerinde taşıdıkları kan ve lağım kokan taşları dökmektedirler. Çünkü onlar da bilmektedirler ki Cumhur İttifakı’nın bu iki lideri, Türk Milleti’nin bu iki yiğit evladı, geçilmeden, Türkiye geçilemeyecektir.

Ülkemizin son 7 yılda elde ettiği kazanımları yeniden hatırlatalım, Türkiye, binlerce evladını kaybettiği terörün bataklığını kurutmak üzeredir. Türkiye’nin güvenliğinin Hatay’dan, Hakkari’den değil, Halep’ten Musul’dan başladığı gerçeği bugün politikalarımızda hayata geçmektedir. Havada, karada, denizde yalnızca komandolarımız değil, ATAK’larımız, SİHA’larımız, ALTAY’larımız, TCG Anadolumuz da gezmektedir. Gençliğimizin en büyük hayali, aşkımız ve kavgamızın manası Türk Devletleri Teşkilatı kuruldu. TURAN kuruldu TURAN! 

Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli bundan 200 yıl evvel yaşasaydı, bu saydığımız politikaları hayata geçirseydi, bugünkü muhalefetin tamamı Türk büyüğü olarak anacaktı, saygı duyacaktı. Adlarına belki konferanslar, paneller düzenleyecek, anma toplantıları tertip edeceklerdi. Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin talihsizlikleri, böyle bir muhalefetle aynı çağı yaşamaları olmuştur. Kılıçdaroğlu, Akşener, Karamollaoğlu gibi tutarsız, vizyonsuz oyuncularla akran olmaları Cumhur İttifakı’nın iki liderine de züldür.

Onlar; noter masasında kavga ettiler, kumar masasında pişpirik attılar, masanın altından birbirlerini tekmelediler. Cumhur İttifakı, sahada düşmanı vurdu, küresel siyasetin şekillendiği masalarda Türkiye’yi savundu, Türk’ün, İslam’ın ve insanlığın müdafisi, muhafızı oldular. Onlar panayır alanına çevirdikleri siyaset sahnelerinde sırıtık pozlar kesip, sevgi pıtırcığı rolüne büründüler. Cumhur İttifakı, başta köyler olmak üzere kent meydanlarından, Türk Asrı’na, Türkiye Yüzyılı’na çağrı yaptı. “Tabiki Türk’e karşı, Türkiye’ye düşmanım!” demeye cüret edemeyenler, Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’yi hedef almaktadır. Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin derdi vatan, ardı vatan, yadı vatandır. Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin kavgası hürriyet, çabası hürriyet, havası hürriyettir. 

Kılıçdaroğlu’nun vekillerini terörist cenazelerinde görmek maalesef alışageldik bir hal oldu. Türk milli kimliğiyle sorunu olan herkesin bir örgütlenmeye girişmesi pek tabidir. Çünkü bu topraklarda hain bitmiyor. Ama bunu üzülerek söylüyorum ki, Bunun Cumhur İttifakı’nın karşıtı olan şer cephesinde, Türk kimliğine kin kusanlar, Türkiye’nin güçlenmesinden, itibar kazanmasından dehşete düşenler politika üretmektedirler. Altılı kumar masası, bugün “dost kazığı” oynamaktadır, “batak”lardadır. Kurdukları tuzaklar, oynadıkları oyunlar, yaptıkları hesaplar Kılıçdaroğlu ile Akşener’in ayaklarına dolanmıştır. Masanın altından tekmelemeyle başlayan çekişmelerinin yerini, sokak ağzıyla yapılan kavgalar almıştır.

Cumhur İttifakı ise, bütün kudreti ve ihtişamıyla Türkiye Yüzyılı’na hedeflenmiş Türk Asrı’na programlanmış politikaları ile kader birlikteliğini hırpalanmadan, sarsılmadan, yıkılmadan devam ettirmektedir. Bu ihtişamın ahengini bozmadan 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’nde de yine Cumhur İttifakı’na destek verelim. Merkezde ki istikrarı yerelde de devam ettirelim.  Zillete geçit vermeyen Osmaniyeli kardeşim, inanıyorum ki yine Türk’ten yana, Türkiye’den taraf olacak, ve kumar masasının beceriksizlerine tek bir beldesini bile teslim etmeyecektir.