İhanet Sürecine Türk Bayraklı Tepkilere Erdoğan Tehdidi
Sözde çözüm süreci denilen AKP-PKK işbirliğiyle oluşturulan AKil Adamlar Heyeti'ne Türk Milletimizin Türk Bayraklı protestolarla tepki göstermesi, AKP Hükümetini rahatsız ettiğinden Başbakan Erdoğan Türk Milliyetçilerine hakaret ve tehdit yağdırdı.
AKP-PKK Koalisyonunun AKil Adamları Müslüman Türk Milletimizi, ihanet sürecine iknaya gittikleri her yerde, eline Türk Bayrağı alıp İstiklal Marşı okuyan vatandaşlarımızın tepkisiyle karşılaştı. AKil Adamlar STK'lara ve esnaflara uğrayarak ikna etmeye çalıştılar ama resmen kovuldular. AKil Adamlar, bir çok yerdeki halkın tepkilerinden kurtulmak için polise sığınmak zorunda kaldılar.
İmralı müzakeleri gereği PKK liderinin talebiyle Erdoğan tarafından oluşturulan AKil Adamlara Türk Milletimizin tepkisi AKP ve PKK'yı fena halde ürküttü. Tepkilerden bunalan Başbakan Erdoğan'ın üzüntüden bitkin bir halde kısık sesle konuştuğu gözlemlendi. Ancak, Başbakan Erdoğan, Türk Milletimizin bu tepkisini azaltmak için Türk Milliyetçilerini tehdit etmeye başladı.
MHP'nin İzmir Bayrak Mitingi öncesinde eline Türk Bayrağı alan Türk vatandaşlarımızın ülkenin Başbakan'ı tarafından tehdit edilmesi manidar bulundu. Başbakan Erdoğan bugün yapılacak bayrak mitingindeki coşkunun telaşı ve 63'lüklere gösterilen tepkinin çaresizliği içinde, trajikomik gerekçelerle MHP'yi hedef aldı. MHP İzmir Bayrak Mitingi öncesinde mitinge katılımı azaltmak için tehditler savurduğu anlaşılan Başbakan Erdoğan'ın, bu amacına ulaşamayacağı belirtiliyor. Çünkü Türk Milleti, eline aldığı Türk Bayrağı ile İzmir'de AKP Hükümeti ve Başbakan Erdoğan'a çok büyük tepki göstermeye hazırlanıyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısında çaresizliğin ve bölücü ihanete teslim olmanın vahim örneklerini sergiledi. Erdoğan, bölücü katillere ve bebek katiline yapamadığı tehdidi, MHP'ye ve ülkücülere yöneltti. Bölücü bir heves peşinde ülkeyi kan gölüne çevirenlerle kolkola girip, akil insanlarıyla millete bu ihaneti hazmettirmek için seferberlik başlatan Erdoğan, "bu sürece karşı direnen milyonları ve ülkücüleri, " bir avuç çapulcu, densiz " ilan etti ve tehditler savurdu.
Erdoğan, MHP'nin yakım süreciyle ilgili iddiaları yalanlarken, " bebek katilinin neyin karşılığında ikna edildiği " sorusuna yine cevap veremedi. Terörün yıllardır silahla elde edemediği her şeyi masa başında AKP'den aldığını bütün dünya kabul ederken, Erdoğan'ın hala, " AKP iktidarda olduğu sürece Türkiye'nin birliğine, bütünlüğüne, kardeşliğine asla halel gelmez " demesi, millet aklıyla alay etmenin yeni bir örneği olarak tarihe geçti.
Erdoğan'ın trajikomik açıklamalarından biri de bayrak ve Cumhuryetle ilgili oldu. " Milliyetçilik konusunda, vatanseverlik konusunda, birliğimiz, kardeşliğimiz, bayrağımız konusunda ne CHP ne de MHP, AKP'nin eline su dökemez " diyen Erdoğan, Sağlık Bakanlığı logosu ve bazı valilik tabelalarından T.C.'nin kaldırılmasıyla ilgili olarak, " Bu karar alındıysa, arkasında durulmalıydı " diyerek, bir önceki sözlerini kendisi yalanlamış oldu.
Ülke hızla uçuruma doğru sürüklenirken, hangi tepkiyi gösterdin, hangi tavrı aldın?" dedi. Erdoğan'ın bu sözleri, daha önce MHP'nin yolsuzluk yaptığı iddialarının bir iftiradan öteye gitmediğinin de belgesi oldu. MHP'li bakanlar hakkında bir şey bulamayacağını anlayan Erdoğan, diğer partilerin sorumluluğunu da MHP'ye yüklemeye çalışarak, durumu kurtarmaya çalıştı.
Erdoğan, "Sayın Bahçeli'nin zihniyle dili arasındaki kayış koptu" sözleri, argonun, küfrün, hakaretin yeni bir örneği olarak siyaset tarihine geçti. Bu sözleri söyleyen Erdoğan'ın sonra da dönüp seviyeden, ahlaktan, edepten bahsetmesini Türk milleti ibretle izledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MHP'ye yönelik saldırılarını, kişiselleştirerek daha da ileri götürdü ve sokakları kan gölüne çevirenlerle kola kola girdiğini bu milletin görmediğini zannedip Genel Başkan Devlet Bahçeli'yi sokakları tahrik etmekle suçladı. Başbakan bununla da yetinmedi, ihaneti hazmettirmekle görevli akgillere karşı olan, ülkesine, bayrağına, vatanına sahip çıkan milyonları "çapulcu" olarak değerlendirdi ve terörist olarak yaftaladı. Erdoğan, bu kadarla da kalmadı ve kendileri gibi düşünmeyen, bu ihanete destek vermeyen herkesi tehdit etti.
‘Çözüm süreci karşısında muhalefetin kışkırtmaları iki önemli sorun etrafında yoğunlaşıyor. Bize nasıl çözeceksiniz, nasıl çözüyorsunuz diye soruyorlar. Terör bittikten sonra ne olacak diye soruyor. CHP ve MHP bu iki soruyla milletin zihnini bulandıracağını zannediyor.’ diyen Erdoğan, kırmızı çizgilerini sürekli söylediklerini, cumhuriyeti, bayrağı, ülkeyi tartışma yapacak en ufak girişimin içinde olmadıklarını belirterek ‘Üç beş tane çapulcu köşe yazarının yazısı benim milletimin beklentisi olmamalıdır.’ diye konuştu.
Erdoğan, Kayseri’de Akil İnsanlar ekibine salonu dar eden kişilerle ilgili olarak, ‘Çözüm süreci için oraya gitmiş Akil İnsanlar ekibine karşı yavru muhalefetin de il başkanı içinde olmak üzere orada tehditler ve hakaretlerden sonra bir grup Türk Bayrağı açıyor, istiklal marşı söylüyor. Buraya gelenlerin hangisi İstiklal Marşı’na ve Türk Bayrağı’na karşı. Bu ne densizliktir’ diye konuştu, Kayseri’de salon dışında protesto eylemi yapanların takibe alınacağı sinyalini verdi.