AKP Adana Mitinginin kalabalık görünmesi için bütün devlet imkanlarının kullanılmasına rağmen, miting kalabalığının az olması AKP'de moralleri sıfırın altına indirdi. Yaklaşık 15 bin kişiye konuşan Erdoğan'ın gergin olduğu görüldü.
AKP'nin bütün illerde yaptığı mitinglere yönelik devlet imkanlarının kullanarak adam toplanıldığı haberleri duyuluyor. Devlet memurlarının mitinge emrivaki davet edilmesi, metroların ve belediye otobüslerinin ücretsiz adam taşıması, parayla insan kiralanıp mitinge götürülmesi ve çevre illerden bindirme kalabalıklar getirilmesi AKP mitinglerinde bolca uygulanan tekniklerdendir. AKP Adana Mitingine kalabalık toplama teknikleri en üst düzeyde uygulanmasına rağmen, istenilen kalabalığa bir türlü ulaşamadılar.
AKP'nin PKK ile yaptığı müzakereler, Erdoğan'ın ''Kahrolsun Türkçülük'' sloganı atarak Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına aldığını söylemesi, sözde demokrasi paketiyle Andımızı kaldırıp Türk Alfabesine gavurca kelimeler katmaya çalışması, Milli düşünenlerin çok olduğu Adana'da tepkiyle karşılanmış ve vatandaşlar her türlü baskılara ve rüşvetlere rağmen AKP mitingine katılmadı.
MHP'nin Adana Vatan Mitingine yüz binler toplanmış, CHP'nin Adana Mitinginde alan dolmuştu. Ancak AKP'nin Adana Mitingine ancak 15 bin kişi kadar kalabalık katıldı. AKP yandaşı medyaların mitingi kalabalık gösterme teknikleri bile işe yaramadığından, miting alanının boşluğu ve mitinge katılanların arasındaki bir metreye yakın boşluklar gözlerden kaçmadı.
VALİ COŞ UYGULAMALARI İNCELEDİ
Başbakan Erdoğan Adana'da miting yapacak diye günlerdir yolların asfaltlanmasına ve Erdoğan'ın geçeceği güzergahlarda çevre düzenlemesine hız verildi. Bazı İlçelerde yıllardır olmayan asfalt üzerindeki beyaz şeritler bile çekildi. Yol kenarları çöplük ve otlarla dolu olan yerler temizlendi. Adana ve İlçe merkezlerinde olağanüstü güvenlik önlemleri alındı.
Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Mustafa Kemal Paşa Bulvarı üzerindeki uygulama noktasını ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Kentte çeşitli zamanlarda vatandaşların güvenliğini ve suç işlemek isteyenleri önlemek için güvenlik güçlerinin çeşitli önleyici çalışmalar yaptığını belirten Vali Coş, “Bu tür uygulamalarımız hemen hemen her hafta ilimizin değişik bölgelerinde ve değişik ilçelerinde yapılıyor. Bu da onlardan birisi. Ama tabi sayın başbakanımızın teşrifleri nedeniyle bugün biraz daha geniş kapsamlı olarak çok daha fazla bölgede uygulama yapılıyor herhangi bir şekilde olumsuz bir durum ortaya çıkmasın diye” dedi.
AKP MİTİNGİNE MEMURLAR DAVET EDİLDİ
AKP mitinglerde, gövde gösterisi yaparak halk desteğini yüksek göstermek için emirle adam toplamayı sürdürüyor. Adana’daki“açılış” adı altındaki mitinglere memurların toplanıp götürüldüğü belgelendi. Adana’daki mitingin buna karşın sönük geçtiği bildirildi.
Adana Entegre Sağlık Kampüsü temel atma, TOKİ anahtar teslimi ve yapımı tamamlanan tesislerin toplu açılış töreni dün Adana’da yapıldı. Bunun için de İstasyon Meydanı seçildi. Kozan Devlet Hastanesi Müdürü Çağlar Çoban, hastanenin Facebook sayfası üzerinden bir gün önce yaptığı personelin mitinge katılmasını istedi. Çoban bu amaçla başhekimliğin önünde araç kaldırılacağını da duyurdu.
Ceyhan Milli Eğitim Müdürlüğü ise okullara gönderdiği bir yazıyla Erdoğan’ın 6 Ekim günü kaymakamlığı ziyaret edeceğini belirterek, tüm personelin ziyaretten iki saat önce 14.00’te kaymakamlık önünde hazır bulunmasını istedi.
Erdoğan’ın her gittiği yerde görkemli karşılanmasını için devletin devreye sokulduğunu, mitinglerde kalabalık olsun diye memurların toplanıp getirildiğini gösteren bu yazılar; AKP il ve ilçe yöneticileri, valilik ile belediyelerin çabaları meydanı doldurmaya yetmedi.
MİTİNG İÇİN HUTBE İDDİASI
Cumhuriyet’ten Savaş Kürklü’nünh haberine göre; daha önce CHP ve MHP’nin hınca hınç doldurduğu alanda, merkez ilçeler hariç özellikle Ceyhan ve diğer il ve ilçelerden getirilmiş, bindirilmiş kıtalar olduğu gözlenmesine karşın 15 bin kişi vardı.
Katılımı artırmak için günler öncesinden hazırlıkların yapıldığı, okullara ve sağlık merkezlerine, miting afişlerinin asılması için yazılar gönderildiği, bu arada bazı camilerde verilen cuma hutbelerinde çağrılarda bulunulduğu ileri sürülen miting sönük geçti.
AYDIN İLİMİZDE DE BENZERİ İDDİALAR İLERİ SÜRÜLMÜŞTÜ
Aydın İlimizde de Adana'da olduğu gibi bazı iddialar ileri sürülmüştü. İşte o iddiaların haberi:
Eğitim- İş Sendikası Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, Söke İlçe Milli Eğitim Müdürü’nün Başbakan Erdoğan’ın Aydın mitingine personeli davet etmesinin suç olduğunu belirterek, “Söke İlçe Milli Eğitim Müdürü AKP İlçe Başkanı mı, ilçe yönetim kurulu üyesi mi? Bunlar gözünü karartmış. Devletin Valisi de, devletin bütün kurumları da anayasa değişikliğine evet dedirtmek için AKP ile iç içe olmuş durumda. Biz Eğitim- İş olarak konuyu takip ediyoruz. Bu ilçe milli eğitim müdürü hakkında da suç duyurusunda bulunacağız” dedi.
Kriz yaratan mailin altında imzası bulunan İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Buğdayeken ise topu Aydın Valiliği’ne attı, “Bu bizimle alakalı bir durum değil. Valilikten gelen, Aydın’da yapılacak hizmetlerin açılışıyla ilgili notu biz okullarımıza ilettik. Durumu miting olarak değerlendirmedik. Ben de devletin resmi açılış töreni olduğunu düşündüğüm için programa katıldım” demekle yetindi. Ancak, açıklamada bulunan Aydın Valisi Hüseyin Avni Coş, Buğdayeken’i yalanladı.
CHP KONUYU TBMM'YE TAŞIDI
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığına sunduğu önergede, “Erdoğan'ın 5 Ekim'de Adana düzenlediği, 6 Ekim'de (bugün) ise Ceyhan'da düzenleyeceği partisinin mitinglerine katılımı çoğaltmak için Adana Valiliği kanalıyla Ceyhan ilçesinde Kaymakamlık ve ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından, tüm okul müdürlerine, müdür yardımcılarına, personellere ve öğretmenlere AKP mitingine katılması gerektiği konusunda resmi bir yazı gönderilmiş midir? Gönderildiyse bu talimatı kim vermiştir?" diye sordu.
Soru önergesinde, okullarda imza sirküleri çıkartılarak tüm okul müdürlerinden, müdür yardımcılarından ve öğretmenlerden zorla imza alındığı ve mitinglere katılmalarının zorunlu olduğunun ifade edildiği yönünde iddialara da yer verildi.
“Siyasi parti mitinglerine kamu çalışanlarının zorla, yayınlanan genelgelerle katılmalarının dayatılması kanunlara aykırı değil midir?" diye soran Tanrıkulu önergede “Mitinglere katılmayan okul müdürleri, müdür yardımcıları, öğretmenler sürgün mü edileceklerdir? Haklarında soruşturmalar mı başlatılacaktır? Mitinglere katılmayan öğretmenler fişlenecekler midir?” sorularını da yöneltti.
2 AH-1P KOBRA BİR KEŞİF UÇAĞI
Erdoğan’ın Adana ziyaretindeki olağanüstü önlemler de dikkat çekiyor. Genelkurmay ziyaret için 2 AH-1P Kobra helikopteri, Hava Kuvvetleri Komutanlığından havadan keşif, gözetleme faaliyetleri için bir Gören (C-160) uçağının tesis edildiğini duyurmuştu.
AKP ADANA MİTİNGİ ÖNCESİNDE YANDAŞ MEDYANIN YALAKALIKLARI
AKP Adana Mitingi öncesinde yandaş medyaların yalaka konuşmacıları, mitingin kalabalığını arttırmak adına olanca gayretlerini gösterdiler. Ancak bütün uğraşları boşunaydı. Yandaşlar ne yaptıysa miting alanlarını dolduramadılar.
AKP yandaşı televizyoncular, Adana'da MHP'nin oy potansiyelini bildikleri için sürekli olarak MHP'ye çattılar. Son 30 yılı yönetti denilerek Aytaç Durak suçlanmaya çalışıldı. Buradan AKP yandaşı televizyoncu yalakaya sormak isteriz. Aytaç Durak, son otuz yılın 5 yılında yalakalığını yaptığınız AKP'den seçilmiş Belediye Başkanı değil miydi? O zaman neden sesiniz çıkmıyordu?
Son 30 yılın son 3,5 yılında ise Aytaç Durak'ı görevden aldıran AKP değil mi? Aytaç Durak'ın yerine Vekil olarak oturan Zihni Aldırmaz AKP'li gibi çalışmıyor mu? Her AKP mitingi öncesinde Belediye imkanlarını mitinge adam taşımak için kullanmıyor mu? Zihni Aldırmaz, AKP'li Belediye Başkanının olduğu Seyhan İlçesi Belediye Meclis üyesi değil mi? Zihni Aldırmaz'ı madem beğenmiyorsunuz beş oturuma katılmayan Belediye Meclis üyesinin ''Meclis Üyeliği düşürülür'' kuralını AKP'li Belediye Başkanı Azim Öztürk neden işletmiyor? Belediye Meclis üyeliği düştüğünde Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekilliği de yapamaz değil mi?
AKP ADANA MİTİNGİNDE ERDOĞAN'IN ÇELİŞKİLERİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın hafta sonu Adana'ya yaptığı ziyaret sırasındaki konuşmaları açıklanan sözde demokrasi paketine milletin tepkisi karşısında ne kadar zor durumlara düştüklerinin ibret veren belgesine dönüştü. Başbakan Erdoğan konuşmalarını da yaptıklarını savunmak yerine MHP'yi karalayarak kendini kurtarmaya çalıştı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Adana ziyaretine, açıkladığı sözde demokratikleşme paketini ve PKK ile kurduğu ortaklığı milletten gizleyebilme gayreti damgasını vurdu. Başbakan Erdoğan, paketin getirdiği büyük yıkımı anlatmak yerine, aslı astarı olmayan şeylerle MHP'ye saldırarak zihin bulandırmaya uğraştı. Başbakan Erdoğan'ın, 11 yılda Türkiye'nin borcunu üçe katlamış olmalarına rağmen, kendilerinden önceki MHP'nin de içinde bulunduğu hükümetin borcunu ödedikleri beyanı, izleyenler arasında gülüşmelere sebep oldu.
Başbakan Erdoğan'a ekonomi danışmanları bir hatırlatmada bulunması gerekir. Ödedikleri İMF borçlarının bir kısmı AKP'de bakanlık yapanların da içerisinde olduğu Erbakan Hükümeti dönemine aittir. Ayrıca İMF'ye ödediklerini söyledikleri borcun 10 Milyar dolarlık kısmı da AKP Hükümeti döneminde alınmıştır. Türk Milletini saf gören Recep Tayyip Erdoğan'a duyurulur.
Erdoğan'ın "Türküm, doğruyum ve çalışkanım" sözünü okullardan kaldırarak modern milliyetçilik yaptıklarını iddia etmesi ise dinleyenlere, "pes artık" dedirtti. Erdoğan'ın Adana'da söylediği, "Doğruyum dediler Türkiye'yi yolsuzluklara boğdular" sözü, Deniz Feneri başta olmak üzere Cumhuriyet tarihinin en büyük ve en sarsıcı yolsuzluklarının yaşandığı AKP'nin 11 yılının özeti oldu.
'TÜRKÜM DEDİLER...'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2 günlük ziyaret için geldiği Adana'daki toplu temel atma töreninde yaptığı konuşmada, iktidara geldiklerinde ülkenin borç yükü altında olduğu ezberini tekrarladı. ANAP, DSP ve MHP'den devraldıkları Türkiye'nin borcunu bitirdiklerini, faize giden paranın şimdi halkın cebinde kaldığını söyleyen Erdoğan, kendi dönemlerinde iç ve dış borcun rekor üstüne rekor kırdığını, cari açığın patladığını, işsizlikte dünya rekorlarına ulaşıldığını hiç kimsenin bilmediğini zannetti.
Erdoğan'ın, MHP'nin eleştirilerine cevap vererek okullarda her sabah okunan andın milliyetçilik olmadığını, asıl milliyetçiliğin modern eğitim olanakları yaratmak olduğunu savundu. Andın 'Türküm doğruyum' bölümünü anımsatarak "Doğruyum dediler Türkiye'yi yolsuzluklara boğdular" diye konuştu. Bu sözlerle yolsuzluğun AKP'nin soyadı haline geldiğini unuturken,, "Türküm" diyemeyerek millete milliyetçilik dersi vermenin nasıl olabileceğini dünya literatürüne kazandırmış oldu. Sık sık Rabia ve Esma sloganları atılan mingde Başbakan da alandakilere Rabia'yı, Esma'yı unutmadıklarını, unutturmayacaklarını söyleyerek istismarın zirvelerinde dolaştı.
|