Bahçeli'den Kudüs'te Çözüm İçin Savaş Kararı
Haber Detayı
18 Mayıs 2021 - Salı 19:22 Bu haber 2706 kez okundu
 
Bahçeli'den Kudüs'te Çözüm İçin Savaş Kararı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kudüs'ün kurtulması için Türkiye'nin Kudüs'e girmesini, ABD'nin karşı çıkması halinde NATO üyeliğinin tartışılmasını ve üslerin boşaltılmasını istedi.
MHP Haberi
Bahçeli'den Kudüs'te Çözüm İçin Savaş Kararı

İsrail'in Kudüs'te yaptığı vahşeti durmaması ya da Uluslararası koruyucu bir güç oluşturulmaması halinde çözüm noktasında MHP'nin önerilerini TBMM Grup Toplantısı'nda açıklayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'nin Kudüs'e girerek akan kanı durdurup huzur ve güvenliği sağlaması gerektiğini belirterek, ABD'nin buna engel olması durumunda NATO üyeliğinin tartışmaya açılmasını, Kürecik ve İncirlik üslerinin boşaltılmasını istedi.

 

KUDÜS GÖKTE YAPILIP YERE İNDİRİLEN ŞEHİRDİR

 

Şair ve düşünür Sayın Sezai Karakoç’un ifadesiyle söylersek, Kudüs “gökte yapılıp yere indirilen şehirdir.” Kudüs mukaddesatımızın kemer taşı, inanç haklarımızın ebedi yadigarıdır. İsrail, Filistinli mazlumları on yıllardır her fırsatta katletmiştir. Müslümanların kutsal mekanlarını alçakça çiğnemiştir. Netenyahu, Lahey’de mahkeme önüne çıkarılması için yetecek insanlık suçlarını gözünü kırpmadan işlemiştir.

 

GAZZE'DE FACİA BATI ŞERİA'DA YIKIM VARDIR

 

Şu ibret verici hazin gerçeğe bakınız ki, parklarda bahçelerde oynaması gereken çocuklar kan revan içinde gömülmektedir. Ana kucağındaki bebeklerin vücuduna mermiler isabet etmektedir. Gazze’de facia, Batı Şeria’da yıkım vardır. Miracımızın aziz emaneti Kudüs terör devleti İsrail tarafından tutsak alınmıştır. Hiçbir Müslüman vicdanın huzur duymadığı günlerden geçilmektedir. Yaklaşık 400 yıl hakimiyetimiz altında bulunan Kudüs yaşlı gözleriyle, yaslı gövdesiyle yardım beklemekte, barbarlığın son bulmasını dilemektedir.

 

TAM 104 YILDIR KUDÜS BİZE HASRET BİZ KUDÜS'E HASRETİZ

 

Birinci Dünya Savaşı’nda Suriye-Filistin cephesindeki yenilgimizden sonra milli ve manevi hatıralarımızı geride bırakarak Kudüs’ten çekilmiştik. O gün bugündür Kudüs’ün başı eğik, bakışları solgundur. Tam 104 yıldır Kudüs bize hasret, biz Kudüs’e hasretiz. Bu kutlu şehir barışın, saygının, inancın ve medeniyetlerin beşiğidir. Kudüs demek tarih demektir. Ve insanlığın gözü önünde bu tarih yargılanırken, diğer yanda şiddetle yağmalanmaktadır. Kudüs dinlerin, kültürlerin, farklı inançların buluşma potasıdır. Bu özelliğiyle Ortadoğu’nun, hatta dünyanın kalbidir. Kudüs’ün kaderi üç semavi dinin kaderiyle birdir, sembolik değeri paha biçilemez kırattadır.

 

KARAR AŞAMASINDAYIZ. VAHŞET DURMAZSA KÜRESEL YA DA BÖLGESEL BİR SAVAŞ ÇIKACAK

 

Üzülerek söylemeliyim ki, meleklerin şehrinde şeytanlar cirit atmaktadır. İsrail’in zulmü hiçbir kitaba, hiçbir inanca, hiçbir insani mirasa sığmayacak boyutlardadır. Hz.Musa’nın Tur-u Sina’da aldığı On Emrin altıncısında “öldürmeyeceksin” hükmü vardır. Ancak İsrail hükümeti öldürmekten, katletmekten, eziyet etmekten, yıkmaktan, yakmaktan başka bugüne kadar hiçbir şey yapmamıştır. Artık bir karar aşamasına, bir yol ayrımına gelinmiştir. İsrail terörü taşınması, kaldırılması, hazmedilmesi imkansız bir sınırdadır. Eğer böyle giderse, vahşet durmazsa, inanç ve insan haklarına kategorik saldırılar ısrarla devam ederse ya küresel ya da bölgesel bir savaş son tercih olarak karşımıza çıkacaktır.

 

KUDÜS KONUSU SADECE FİLİSTİNLİLERİN SORUNU DEĞİL BÜTÜN MÜSLÜMANLARIN SORUNUDUR

 

Kudüs konusu, sadece Filistinlilerin sorunu olmayıp bütün Müslümanların, aynı şekilde adalet ve hakkaniyet kaygısı taşıyan herkesin sorunudur. İsrail yönetiminin yayılmacı politikaları, tek taraflı, keyfi, dayatmacı ve hukuka aykırı uygulamaları yalnızca bölgesel barış ve istikrarı değil, kural ve norm esaslı küresel sistemi de direkt tehdit etmektedir. Öngörülmesi çok zor olan vahim bir süreç önümüzdedir. İsrail’in gayri meşru güç kullanımı insanlığı felakete sürüklemektedir. İslam ülkelerindeki çarpıklıklar, kökleşen ihtilaflar, ortak bir irade göstermedeki kayıtsızlıklar İsrail’in eline koz vermektedir.

 

ABD'NİN SORUMSUZ POLİTİKASI İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM ÜMİTLERİNİ BALTALAMAKTADIR

 

ABD’nin bir önceki başkanı Trump’ın, 6 Aralık 2017’de Kudüs’ü resmen İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı yıllardan beri süregelen kutuplaşmaları ve karşılıklı mücadeleleri içinden çıkılamayacak hale getirmiştir. Bugün Filistin’de dökülen her kanda Trump yönetiminin ve onun halefi olan ve İsrail’e silah satışına onay veren Biden’in ileri derecede payı olduğu kuşkusuzdur. Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak ilanı uluslararası hukukun temel ilkelerini yok saymakla birlikte BM Kararlarının açık ihlalidir. ABD’nin sorumsuz ve soysuz politikası BM Güvenlik Konseyi Kararlarıyla tezattır ve iki devletli çözüm ümitlerini baltalamaktır. Yüzyılın Anlaşması yutturmasıyla Siyonizmin hizmetkarı olduğunu ispatlayan Trump ve yönetimi Ortadoğu’nun hassasiyetlerine saatli bomba tuzaklamıştır.

 

BUGÜNE KADAR BM'NİN ALDIĞI HANGİ KARARA İSRAİL RİAYET ETMİŞTİR?

 

Kan döken, can alan, soykırım suçu işleyen İsrail’in haydutluğu ortadayken, BM'in aynı anda Filistin ve İsrail’e, “terör ve yıkıma son verme” çağrısı ilkelliğin teyidi, izansızlığın taltifidir. Bugüne kadar BM'nin aldığı hangi karara İsrail riayet etmiştir? Kudüs’ün başkent olarak tanınmasını reddeden tasarının 21 Aralık 2017’de BM Genel Kurulu’nda 9’a karşı 128 oyla kabul edilmesinin bir sonucu ve yaptırımı bugüne kadar görülmüş müdür? BM Genel Kurulu’nun 25 Kasım 1947 tarih ve 181 sayılı kararıyla duyurduğu paylaşım planından tutun da bugüne kadar alınan kararlara ne olmuştur? BM Güvenlik Konseyi’nin, 20 Ağustos 1980’de 478 sayılı kararıyla Kudüs’ün statüsünü değiştiren bütün eylemlerin “geçersiz” ve yasadışı” olduğunu ilan etmesinin İsrail’e tesir ettiğini söylemek mümkün müdür?

 

ULUSLARARASI KURULUŞLARIN ALDIĞI KARARLAR İSRAİL'İ DURDURAMADI

 

Önümüzdeki Perşembe günü de BM Genel Kurulu toplanarak İsrail-Filistin meselesini görüşecektir. Arap Ligi toplanıyor, çocuklar ölmeye devam ediyor. İslam İşbirliği Teşkilatı toplanıyor, hak ihlalleri devam ediyor. BM toplanıyor, ihanet ve işgal süreci devam ediyor. Kınama mesajları yayımlanıyor, endişeyle izleyenler açıklama yapıyor, gelin görün ki İsrail’in ciddiye aldığı yoktur, umursadığı yoktur, yine cinayet, yine melanet aynısıyla sürmektedir. Sorarım sizlere, bu oylamaya nereye kadar tahammül edeceğiz? 

 

TÜRKİYE'DEN BAŞKA 1,5 MİLYARLIK İSLAM ALEMİNİN UMUDU KALDI MI?

 

14 Mayıs 2018’de ABD Büyükelçiliği’nin Kudüs’teki açılış programını protesto eden 55 Filistinli masumun İsrail askerlerinin kurşunları sonucu hayatını kaybetmesini kim hatırlıyor? Sahillerde misket bombalarıyla öldürülen çocukların acısını dürüstçe kim yüreğinde taşıyor? Türkiye’den başka 1,5 milyarlık İslam aleminin umudu kaldı mı? Varsa nerede, hangi petrol kuyusunun başında petro dolarlarını saymakla vakit geçiriyor? Askeri mağlubiyetlerle güvensizlik ve korku psikolojisine teslim olmuş İslam toplumları bugün ayağa kalkmayacaksa, bugün zalime meydan okumayacaksa bunları yapacak kudreti ne zaman kendinde bulacak?

 

KUDÜS KÜRESEL BARIŞ VE HUZURUN ANAHTARIDIR

 

Kudüs, küresel barış ve huzurun anahtarıdır. Bu anahtar doğru kullanılmazsa tetiklenen kaos Ortadoğu’yu vurmakla kalmayacak, tüm dünyayı kasıp kavuracaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız yoğun diplomatik temaslarıyla, dürüst ve gerçekçi tutumuyla ülkemizin her seçeneğe hazır olduğunu göstermektedir. Kudüs’ün geleceği herkesi ilgilendirmektedir.

 

MHP'NİN DÜŞÜNCE VE ÖNERİLERİ

 

Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu çerçevedeki düşünce ve önerileri ana hatlarıyla şunlardan ibarettir:

 

1 – İsrail hunhar saldırılarına derhal son vermeli, işgal ettiği yerlerden geri çekilerek ateşkes rejimi tesis edilmelidir.

 

2 – Kudüs’te her dinin, her kültürün, her etnik yapının ortak paylaşım ve yönetimini esas alacak bir idare yapısıyla kalıcı ve kapsayıcı yeni bir siyasi denkleme ihtiyaç ertelenemez düzeydedir.

 

3 – Kudüs’e özel statü verilmeli, oluşacak bu statünün siyasi muhtevasını 3 semavi dinin mensupları ve temsilcileri eşgüdüm halinde ve mutabakat içinde belirlemelidir.

 

4 - Bölgede eşit, adil ve iki devletli sistemin kurulması için Birleşmiş Milletler harekete geçmeli, inisiyatif üstlenmeli, caydırıcılığını kullanmalıdır. 1967 öncesi sınırları dikkate alınarak başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devleti uluslararası camiada tanınmalıdır.

 

5- Nihai amaç, huzur ve güvenlik içinde yaşayan, barış ve kardeşlikle perçinlenmiş Kudüs’ün tezahürüdür.

 

6- Birleşmiş Milletler veya İslam ülkeleri öncülüğünde oluşturulacak bir koruyucu gücün çatışma ve gerginlik alanlarına konuşlandırılarak saldırıların engellenmesi acilen gündeme alınmalıdır.

 

ULUSLARARASI KORUYUCU BİR GÜÇ PLANLANMIYORSA TÜRKİYE KUDÜS'E GİRMELİDİR

 

Kudüs’e Birleşmiş Milletler veya İslam ülkelerinin katılımıyla teşekkül edecek bir koruyucu güç planlanmıyorsa, o zaman tarihin sesine kulak verilmeli, medeniyetler şehri Kudüs’ün ruhunu ve dokusunu bilen Türk milleti yeni bir nöbet için devreye girmelidir. Çağrı olursa biz gidelim, biz koşalım, hızır gibi yetişelim, gücümüzün yettiği yere kadar girelim, nihai olarak akan kanı durduralım; huzur, istikrar ve güvenliği el birliğiyle, güç birliğiyle temin edelim. Kudüs’ün her karışında izimiz ve eserlerimiz vardır. Kudüs bizi bilir, biz Kudüs’ü biliriz. Şayet ABD bunun önünde engelse NATO üyeliğini derhal tartışmaya açalım, Küreciği de, İncirliği de boşaltalım. Onlardan korkan en az onlar gibi olsun. 

 

ALLAH'IN GÖRÜNMEZ ORDULARI VARDIR

 

Bizim ilhamımız Iğdırlı Hasan Onbaşıdır. Bizim irade kaynağımız Kudüs’e damga vurmuş, çehresini değiştirmiş 400 yıllık hükümran mazimizdir. Haremi Şerif’in statüsünü bozacak yeryüzünde bir güç yoktur. Hiç kimse olmasa bile Allah’ın görünmez orduları vardır. Mescid-i Aksa onurumuzdur. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Bizim hedefimiz hakka, hakikate ve hakkaniyete sahip çıkıp şeytanları taşa tutmaktır. Bu duygu ve düşüncelerle konuşmama son verirken hepinizi bir kez daha saygılarımla selamlıyor, Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum. Sağ olun, var olun diyorum.

 

Resim

 

 

 

Kaynak: Editör:
Etiketler: MHP Genel Başkanı, Devlet Bahçeli, Kudüs, kurtulması için, Türkiye müdahalesi, girilmeli, akan kan durdurulmalı, üsler boşaltılmalı, Müslümanlar, MHP
Yorumlar
Haber Yazılımı