İzmir’de gerçekleştirilen Belediye Meclis Üyeleri İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Sayın Sadir Durmaz, Türk asrı mefkûresiyle Türk milleti ile birlikte tüm insanlığa umut olan bir gelecek tahayyülüyle; zifiri karanlıkları yara yara, oyunları boza boza hedefe ulaşacaklarını söyledi.
MHP'Lİ SADİR DURMAZ'IN İZMİR İSTİŞARE TOPLANTISINDA YAPTIĞI KONUŞMA
Bugün, ülkemizin en güzel şehirlerinden birisi olan, Ege’nin incisi İzmir’de; Dağlarından yağ ovalarından bal damlayan, Efeler diyarı Aydın’dan; Tarihi mirası, muhteşem doğası, bembeyaz Pamukkale’si, dünyaya açılan sanayisiyle Denizli’den, Şehzadeler şehri, bereketin ve şifanın buluşma yeri, Kadim Şehir Manisa’dan, Doğal güzellikleri kültürel değerleriyle öne çıkan, ülkemizin önemli bir turizm şehri olan Muğla’dan toplantımıza iştirak eden; Üç hilal sancağımızın altında, Türk Devletinin ve Milletinin ali menfaatlerini hiçbir şeye değişmeyen, Saygıdeğer Liderimizin yol ve dava arkadaşlarıyla, Zeybekler diyarının yiğitleriyle bir aradayız.
Geçtiğimiz hafta 9 Şubat’ta 56. Kuruluş yılını kutladığımız partimiz, kurulduğu günden bugüne geçen şan ve şerefle dolu 56 yıl boyunca, varlığını Türk milletine adayan sarsılmaz bir iradenin siyasi temsilcisi olmuştur. Yarım asrı aşan siyasi ömrü boyunca her adımında Türk milletinin menfaatlerini ve devletimizin bekasını düşünerek hareket etmiştir. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin “Önce Ülkem ve Milletim” veciz sözüyle özetlediği bu anlayışımız doğrultusunda adımlarımızı atıyor, “Türk ve Türkiye Yüzyılı” hedeflerimize azim ve kararlılıkla yürüyoruz.
MHP’nin Üretken Belediyecilik vizyonuyla her vatandaşımızın derdine çare sunmayı ve insani değerlere uygun şekilde milletimizle kol kola şehirlerimizi yeni yüzyıla yakışır kentler haline getirmek için çalışıyoruz. Milletimizin yerel ölçekli ihtiyaçlarının en verimli şekilde karşılanması, tüm vatandaşlarımızın kamu hizmetlerinden eşit ve adil bir şekilde faydalanması için Ayırmadan Ayrışmadan aziz milletimizin her ferdinin talep ve ihtiyaçlarını titizlikle takip ediyoruz. Bunun yanında olası afet ve krizlere karşı hazırlıklı olmamız gerektiğini biliyor, güçlü ve dirençli şehirler kurmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Sorumluluk sahibi, insanı önceleyen ve liyakati esas alan belediyecilik anlayışıyla milletimize hizmet ederken, özellikle CHP’nin yönetiminde olan Belediyelerde ise her gün yeni bir krize şahit oluyoruz. İnsanımıza hizmet götürmek yerine, Belediye imkânlarını kendi siyasi ikballeri için kullanan, bazı belediye başkanlarının yarattığı garabeti hep birlikte görüyor ve izliyoruz. Belediyecilik dışında her konuda fikri olan, parti içi kavgalardan kafasını kaldıramayan, Cumhurbaşkanlığı adaylığı hevesiyle asli işlerini aksatan bu anlayış, şehirlerin gelişiminin önünde adeta bir takoz gibi durmaktadır.
CHP’li belediyelerin beceriksizliğinin, terörle iltisaklı kadrolarının ve keyfi yönetim anlayışının ulaştığı boyutlar korkunç bir seviyededir. Liyakatsiz kadroları, akraba atamalarını, iş bilmez yöneticileri ve sorumsuz Belediye Başkanlarını birlikte değerlendirdiğimizde, CHP’nin belediyecilik anlayışına “ahbap çavuş belediyeciliği” demek daha doğru bir tanım olacaktır. Coğrafyamızın kurşun gibi ağır günlerden geçtiği şu dönemde, parti içi magazinsel taht kavgalarıyla ülkemizi meşgul eden CHP’nin, sosyal medya fenomenliğine soyunan belediye başkanları laf değil hizmet üretmelidir!
Şehirlerimizi hizmetten yoksun bırakan, belediye kaynaklarını, konser adı altında organizasyon şirketleri aracılığıyla yandaş sanatçılara aktaran, belediye imkânlarını şahsi kariyerleri doğrultusunda kullanan bir belediyecilik anlayışı elbette milli iradenin hafızasında kaydedilmektedir. Uzun yıllar belediye yönetimi CHP’nin elinde bulunan Ege’nin incisi İzmir, sahip olduğu potansiyeline rağmen bugün birçok kronik sorunla boğuşmakta, hem parti içi çekişmelerden hem de belediyecilik faaliyetlerindeki yönetimsel yanlışlardan kaynaklı sıkıntılar dağ gibi büyümektedir.
CHP’yi sola yaklaştırmak adına marjinalleşmeye itenlerin fikri savrulmaları sonucu bugün CHP, etnik bölücülerin kuluçka yuvası, Türklük aleyhine hazırlanan her türlü planın dağıtım noktası haline gelmiştir. Milli Mücadele’nin tetikleyici unsuru, Kuvayı Milliye şehri İzmir, düşmanın denize döküldüğü, İstiklal Savaşımızın bitiş çizgisi demektir. Bu nedenle; İzmir Büyükşehir Belediyesinde çalışırken terör örgütü PKK yöneticisi olmaktan tutuklanan isimleri ne milletimiz unutacak ne de MHP unutturacaktır.
KHK ile mesleklerinden ihraç edilen isimleri bünyesinde yüksek maaşlarla yönetici olarak işe alan CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesini ne İzmirli hemşerilerimiz unutacak ne de MHP unutturacaktır. PKK terör örgütünün Avrupa yapılanmasının başı olarak kabul edilen terörist Sabri Ok’un, terör şüphelisi yeğenini el üstünde tutup, hemşerilerimizin helal oylarıyla kendilerine emanet edilen makamlara getirenleri, vatandaşlarımızın hakkının yağmalanmasına müsaade edenleri ne Türk milleti unutacak, ne de MHP unutturacaktır.
Şükürler olsun ki; MHP’nin her bir mensubu, Belediye Meclis Üyelerimizin her biri; vatandaşlarımızın hukukunu gözetmekle, hemşerilerimizin hakkını korumakla mesul olduklarının, mensubiyet ve sorumluluk şuuruyla hareket etmektedir. Belediye Başkanından, Belediye Meclis Üyesine her bir dava arkadaşımızın kendi sorumluluk alanlarında, bu bilinçle hareket ettiğini görmek, hem partimiz hem de hemşerilerimiz için iftihar kaynağıdır. Kaldı ki Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin işaret ettiği gibi; MHP tepeden tırnağa, öznesi insan, nesnesi devlet, yüklemi demokrasi, cümlesi de millet olan bir siyaset anlayışıyla hareket etme kararlılığını her safhada göstermektedir.
Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında, hep birlikte Türk ve Türkiye Yüzyılına girdiğimiz bir süreçte, Türk asrı mefkûresiyle sadece Türk milletine değil tüm insanlığa umut olan bir gelecek tahayyülüyle, zifiri karanlıkları yara yara, oyunları boza boza hedeflerimize ulaşacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır. Çünkü bizim yaptığımız siyaset yalanla siyaset yapan hilekârların karşısında, sarsılmaz bir kale gibi duran ahlaklı ve erdemli bir siyasettir. Çünkü bizim siyasetimizin temelini, şikâyet değil mücadele etmek, yıkmak değil inşa etmek, kırmak değil gönül almak oluşturmaktadır.
Bu sebeple; Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin “Türk ve Türkiye Yüzyılında Terörsüz Türkiye” hedefini açıkladığı günden itibaren, yalanlarla ve iftiralarla MHP'yi haksız şekilde eleştirenlerin, partimize ve muhterem liderimize ahlaksızca saldıran siyaset düşkünlerinin, ne bizi ne de ülkülerimizi anlaması beklenemeyecektir. Biz “Terörsüz Türkiye” dediğimizde ellerinden oyuncakları alınmışçasına suratı düşenlere, “Teröristle mücadele edilirken terörizmle de sonuna kadar mücadele edilmesi gerekiyor” dediğimizde boş bakışlarla ne dediğimizi dahi algılayamayanlara, “yaşanabilir şehirler, kimliği olan kentler, üretken belediyecilik” dediğimizde yalan siyasetiyle milletimizin karşısına çıkanlara, seçildikleri şehirlerdeki vatandaşların en temel sorunlarına bile derman olamazken her taşın altından çıkarak suyu bulandıranlara anladıkları dilden konuşmaya devam edeceğiz.
MHP’nin cevabını veremeyeceği hiçbir soru yoktur. MHP’nin ve Cumhur İttifakının çözümünü sunamayacağı hiçbir sorun yoktur. Çünkü biz hedefi olan bir siyaset güdüyoruz. Çünkü biz “Önce Ülkem ve Milletim” diyen bir Lidere sahibiz. Çünkü biz “Benim Aklım Hep Türkiye’dir” diyen, Türk dünyasının ve insanlığın umut bağladığı bir yüzyılın mimarı olan Bilge Lider Sayın Devlet Bahçeli’ye sahibiz. Çünkü biz hedeflerine gerekirse geç ama asla güç olmayacak şekilde ulaşmak için ilkeli siyaseti Türk siyasetine kazandıran Sayın Devlet Bahçeli’nin dava arkadaşlarıyız.
Bütün toplantılarımızda ısrarla söylediğimiz ve bundan sonra da söyleyeceğimiz gibi; Şundan emin olun ki Terörsüz Türkiye vizyonu etrafında kenetlendiğimizde; Emperyal Güçlere Ödün Vermeden, Terörü Bitirip Bölgesel İstikrarla Tarihi Yeniden Yazarız. Türk ve Türkiye Yüzyılı Hedeflerimizi Birlikte başarmak ve Büyük Türkiye İdealimizi gerçekleştirmek için GÜN BUGÜNDÜR! İstikbalin yol haritasını çizmek için, GÜN BUGÜNDÜR! Bin yıllık kardeşliğimizi yaşatmak, ayrışmadan uzlaşmak ve yönetimde kaynaşmak için GÜN BUGÜNDÜR! Bu duygu ve düşüncelerle sözlerimi tamamlarken, toplantımıza ev sahipliği yapan ve bu güzel ortamı bizlere hazırlayan İzmir İl Başkanımız Sayın Veysel Şahin ve yönetim kurulu arkadaşlarımıza ve de teşriflerinizden dolayı her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun, Cenabı Allah’a emanet olun. Ne mutlu Türk’üm diyene!
![Resim](https://pbs.twimg.com/media/Gj1wNlFXgAAXfa5?format=jpg&name=large)
|