MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gazetecilerle gerçekleştirdiği geleneksel kahvaltı toplantısında, Silivri Mahkemelerinde adaletin zedelenmemesi gerektiğini söyledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gazetecilerin otmobillerle ilgili sorularını siyasete bağlayarak, Hedef 2023 MHP'nin fikri olmasına rağmen AKP'nin sahip çıkmaya çalıştığından iki plaka alarak tescil yaptırdığını söyledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gazetecilerle gerçekleştirdiği geleneksel kahvaltı toplantısında ağır politik gündemin dışında günlük hayatına dair de sorulara cevap verdi. Gazetecilerin otomobil tutkusuyla ilgili sorularına cevap verirken iki klasik otomobil daha aldığını ve bu otomobillerin siyasi mesajlar verdiğini anlattarak şöyle dedi:
Türkiye'de 2023 ile 1923 çok tartışılır hale geldi.1923 Cumhuriyetimiz için önemlidir. 2023 ise MHP'nin çok önceden hedef olarak belirlediği tarih. Bunlar şimdi bazı çevreler tarafından sahipleniliyor. Bunu bir yerden tescil etmek lazım. 51 milletvekili ile Meclis'te yapamayacağımıza göre bir şekilde tescillemek lazım. Bu da trafik tescili ile olur. 06 DB 1923 ve 06 DB 2023 plakalarını aldım. İki tane külüstür Mercedes bulduk. Volvo'lar da duruyor. Hafta sonu ve hafta aralarında kullanıyorum.
Gazete, televizyon, dergi, ajans ve internet medyasının Ankara Temsilcileri ve yöneticileri ile yapılan geleneksel kahvaltılı sohbet toplantısında soruları cevaplandıran MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündemdeki meselelerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Büyük ilgi gören toplantıda Bahçeli'ye ilk soru Ergenekon davasıyla ilgili oldu. Ergenekon ismini her zaman yadırgadığını belirten Bahçeli, "Dava süreci savcıların mütalaasıyla son aşmasına yaklaştı. Bu ve buna benzer mahkemeler çok uzun süreli olmuştur. 4 yıl 1 ay 23 gün sürdü. Dava sırasında kapsam çok genişletildi ve Türkiye'nin gündemi sürekli meşgul edildi. Bu mahkemenin adil olup olmadığı, delillerin ne kadar gerçekçi olduğu kamuoyunun cevap aradığı konulardır. Savcıların mütalaasında dava ne kadar açıklık kazanacak, kestirmek mümkün gözükmüyor. Temennimiz mahkemenin kamuoyunu tatmin edici bir karar vermesidir. Millet olarak beklentimiz. Adaleti zedeleyen bir karar olmaması dileğimizdir." dedi.
ÖZAL'IN ZEHİRLENMESİ İDDİALARI
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın zehirlenmesi iddiaları ve otopsi sonucuyla ilgili bir başka soruyu cevaplandıran Bahçeli, kabrin açılmasını doğru bulmadığını hatırlatarak şunları söyledi: "Kabrin açılmasının ruhunu inciteceğini söylemiştim. Kendi ailesi ve kamuoyu böyle bir beklenti içine girdi ve mezarın açılması kararı verildi. Adli tıp uzman bir kurum olmakla birlikte herkesin kafasını karmakarışık edebilecek bir sonuç açıkladı. Zehir var ama zehirlenmedi deniliyor. O zaman nasıl hakkın rahmetine kavuşmuştur? Adli tıp uzmanları raporun doğruluğundan ziyade savcılığa göndermede ortak karar aldıklarını söylüyorlar. Şimdi savcı bey ne yapacak, herkes onu merak ediyor. Herkesin kafası karışmıştır. Cumhuriyetin ilgili kurumları ya işe baştan başlayarak araştırmalarını yenilemeli veya raporun hangi kurumlar aracılığı ile değerlendirileceğinin kamuoyuna açıklanması gerekiyor."
DÜŞÜNMEK BİLE İSTEMİYORUM
Devlet Bahçeli, MHP'nin eski milletvekillerinden Deniz Bölükbaşı'nın bir televizyon kanalında bazı partili yöneticilerin kaset sürecinin içinde olabileceğini söylediğinin hatırlatılması üzerine şu değerlendirmeyi yaptı: "Bunu hangi gerekçeye dayalı olarak açıklamıştır, onu bilemiyorum. Ancak MHP'nin içinde partinin varlığına kasteden ve kamuoyunda itibarsızlaştırmaya yönelik bir ayağın olabileceğini düşünmek bile istemiyorum. Parti içinde siyasi rekabet her zaman olabilir, fakat öldürücü muhalefet mümkün değildir."
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
Yeni Anayasa çalışmalarında iktidarın kaçmak için bahane aradığını, ancak komisyon çalışmalarının hayırlı olduğunu kaydeden Bahçeli, " TBMM'de temsil edilen siyasi kurumların oluşturduğu uzlaşma komisyonu önemli gelişmeler sağlamıştır. Buna süre koyup, "bu süreyi geçerse bu iş olmaz" demek, Türk milletini aldatmaktır. Bunu yapanlar "Masadan kalktım ve bu heyet dağılır" diyerek millete gerçeği söylemeli. Arkadaşlarımız hazırlıklarıyla MHP'nin görüşlerini ifade etmekte ve sonuna kadar gitme kararlılığını göstermektedirler. Bu hayırlı bir başlangıçtır. Uzun yıllardır yeni bir anayasa tartışmaları ile toplum meşgul ediliyor ve her türlü aksaklık anayasaya yükleniyor. Bundan kurtulmanın yolu ihtiyaçlara cevap veren ve zengin bir uzlaşma ile bunu sonuçlandırmak olmalıdır. Süre vererek iki ayağı bir pabuca koymaya gerek yok. Sayın başbakan ustalık dönemine daha sabırlı olmalıdır." Dedi.
MİLLİYETÇİ OLSUN DA NASIL OLURSA OLSUN
AKP'nin milliyetçe söylem geliştirme gayretiyle ilgili bir soruya, "43 yıllık bir siyasi hareketin görüşlerinin temelini oluşturan fikrin belli zamanlarda kullanılmasına bu milletin aldanacağına ihtimal vermiyoruz. Sayın başbakan aklına ne gelirse milliyetçiliği ona göre kategorilere ayırıyor. Sonunda da lafla değil fiili milliyetçiyiz diyor. Milliyetçi olsun da nasıl olursa olsun." Diye cevap veren Bahçeli, dokunulmazlıkların kaldırılması ve başkanlık sistemiyle ilgili bir başka soruya da şu karşılığı verdi:
DOKUNULMAZLIK MESELESİ
"Dokunulmazlık konusunda MHP çok net ifadeler kullanmıştır. Dokunulmazlık Türkiye'yi felakete götürecek yanlışların aracı olarak kullanılmamalı. Kürsü masumiyeti kalmak suretiyle gerekli çalışmalar yargı aracı vasıtasıyla yapıldığı takdirde dokunulmazlık kaldırılmalı. Dokunulmazlık üzerinden Türkiye'yi bir çembere almak doğru değildir.
Başbakanlık sisteminde başbakan ne istediğini anlatamıyor. Meclise, siyasi kurumlara, aydınlara saygılı olmalı sayın başbakan. Uzlaşma komisyonu faaliyetlerini sürdürürken, ellerindeki metin burada tartışılmalı ve kabul görürse genel kurula gelmeli. Bir taraftan komisyon rolantiye alınıyor, diğer taraftan anayasada şunlar şunlar isteniyor. Başbakan birçok konuda bunu yapmıyor, zaman zaman komisyonu atlayarak kamuoyunda tartıştırıyor ve kullanılmaz hale gelmişse vazgeçiyor. MHP başkanlık sistemini çok yönlü değerlendirmiştir. Parlamenter sistemin devamında yarar görüyoruz. MHP bu oyunların aracı haline getirilemez."
ELEŞTİRİLEN ÇOK HAKSIZ
Devlet Bahçeli, MHP'nin iktidara destek vermekle eleştirildiğinin hatırlatılması üzerin de şunları söyledi:
"Bu eleştiriler çok haksız. Partilerin kimliğine, fikrine ve mücadele tarzına önemli ölçüde saygısızlık. MHP 43 yıllık şerefli bir partidir. Önce ülkem ve milletim, sonra partim ilkesinden hareket eder. Muhalefet olmak demek her şeye itiraz eden, Türkiye'nin önünü tıkayan, ülkenin birliğini sarsan yanlışlar içinde olmak değildir. MHP milletimiz için hayırlı gördüğü konularda iktidara yardımcı olur. Yanlışlıklarda uyarır. Bunu demokrasi anlayışı içinde algılamakta yarar vardır. Bazı konularda AKP, bazı konularda anamuhefetle beraber oluyor gibi MHP'yi ellerindeki medya gücüyle başka bir zemine çekme gayretlerini doğru bulmuyoruz. Bu demokrasiye de MHP'nin duruşuna da terstir. Doğru, ok gibidir hedefe varır; yanlış, yay gibidir her zaman elde kalır."
İKTİDARIN HER ZAMAN GİZLİ GÜNDEMİ VAR
İktidardan açılım devam edeceği yönünde açıklamalar geldiğini hatırlatan bir gazeteciye, "Açılıma başından beri inanmıyorum. Başbakan yardımcısı bundan vazgeçmeli, başbakanı da aldatmaktan vazgeçmeli. Bugüne kadar açılımda PKK'nın talepleri dışında hangi hayırlı adım atılmışsa açıklasınlar. Bundan sonra açılımda ısrar bağımsız Kürdistan'a katkı yapmaktır. Bunu kabul mümkün değil" cevabını veren Bahçeli, idam ve Uludere tartışmalarıyla ilgili olarak da şöyle dedi: "İktidarın her zaman gizli gündemi var. Etnik temelli bölücülüğü ortadan kaldırması gerekirken, İmralı canisi ile görüşmeyi ve onu tekrar müebbet hapisten adada ikamet eden PKK liderliğine taşımayı sağlayacak bir yol izliyor. Açlık grevleri sırasında bir takım kurumlar harekete geçmiştir, ancak sonuç alınamamıştır. İmralı'dan verilen bir talimatla açlık grevi sonlandırılmıştır. Bu da Türkiye'de hiçbir kurum ve kişinin sonuç alamayacağı, ancak İmralı canisi ile sonuç alınabileceği gibi bir yanlışı ortaya çıkmıştır. İmralı canisine 4 partili Kürdistan rüyasına yaklaşıyorum hevesi vermiştir. Hükümet bu yanlıştan kurtulmalıdır. İdam cezasında AKP 326 milletvekili ile mecliste. İmzaladıkları protokoller ortada. Böyle bir değişiklik meclise uluslararası hukuk gözden geçilerek getirilirse hodri meydan, idam cezasını tekrar getirelim. Uludere yeni bir istismar konusu haline geldi. Bunlar terörist mi, kaçakçı mı, bir köyün masum insanları mı, önce buna karar vermek lazım."
BAŞKANLIK SİSTEMİ
İktidarın başkanlık sistemini için MHP'nin görüşlerini içeren broşürleri dağıtmalarından çok memnun olacaklarını, bunun AKP'ye doğru yolu bulmasında katkı sağlayacağını belirten Bahçeli, Suriye meselesiyle ilgili bir soruya şu cevabı verdi: "Çok önceden beri komşu ülkelere karşı çok dikkatli hareket edilmesi ve içişlerine karışmanın doğru olmayacağını, diplomatik faaliyetlere öncelik verilmesi gereğini ifade etmiştir.
SURİYE MESELESİ
Ancak iktidar Ortadoğu'da üstün başarı hevesiyle herkesten önce hareket etmiştir. Gelişmeler ortadadır. ABD gemilerinin Suriye'ye yakın bir yerde konuşlanması, koalisyon şeklinde bir müdahale için son aşamaya gelindiğin gösteriyor. Esad'ın ülkeyi terk etmesi telkinleri sonuç vermezse bir müdahale hazırlığı olduğu anlaşılıyor. Türkiye'nin müdahaleyi de önce ben yapayım tavrı doğru değildir. BM çerçevesinde halledilmelidir."
MUHTEŞEM YÜZYIL DİZİSİ
Başbakanın yurt dışı gezileri sırasında veya uçakta bazı açıklamalarda bulunarak gündem oluşturduğunu, fakat uygulama aşamasına gelince bir farklı durumun ortaya çıktığını ifade eden Bahçeli, "Bu sanal gündem bazen dizi, bazen başka bir şey oluyor. Başbakan muhteşem dizi seyrediyorsa, bu kadar işi kim yapıyor? Vakti yoksa bu tür müdahaleleri RTÜK aracılığı ile yaptırmalı. Seyretmeyeni de seyreder hale getirme çabası içinde oluyor. Başbakan bu konuyu gündeme getirmeden önce dizinin reytingi neydi, şimdi nereye tırmandı?" diye sordu.
MHP'Yİ İYİ ANLAMAK LAZIM
Ekonominin iyi idare edilmediğini Türkiye gündeminde önceliğin her zaman etnik temelli bölücülük olduğunu anlatan Bahçeli, "Bu konudan taviz veremeyiz. MHP'yi iyi anlamak lazım. Türkiye'nin bölünme tehdidi için ABD raporlarına gerek yok. Bir bölünme tehdidi olduğunu zaten uzun yıllarıdır söylüyoruz." dedi.
TÜRKMENLERİN YOK EDİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ
MHP'ye Irak yönetiminden bir davetin gelme ihtimalinin bulunmadığını, ayrıca Türkiye 'nin dış politika önceliklerine ters davetlere de alet olmamak lazım geldiğini belirten Bahçeli, MHP'nin Kerkük hassasiyetinin devam ettiğini, Türkmen varlığının yok kabul edilmesine izin vermeyeceklerini ve bunun hesabının bir gün Barzani'den sorulacağını söylerine ekledi.
|